Avrupa'daki şehirlere denk bir turizm merkezi doğuyor!

Beykoz Belediye Başkanı Yücel Çelikbilek; 'Avrupa'daki şehirlere denk bir turizm merkezi doğuyor' 

Beykoz'da ikinci dönem belediye başkanlığı yapan Yücel Çelikbilek, ilçede büyüyen biri olarak, Beykoz'a ait hayallerini bir bir gerçekleş

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Beykoz Belediye Başkanı Yücel Çelikbilek; ‘Avrupa’daki şehirlere denk bir turizm merkezi doğuyor’ 

Beykoz’da ikinci dönem belediye başkanlığı yapan Yücel Çelikbilek, ilçede büyüyen biri olarak, Beykoz’a ait hayallerini bir bir gerçekleştiriyor. ‘Belediyemizin ve ilçemizin gelir ve imkânları her geçen gün artmakta. Bu imkânlarla hayal ettiğim Beykoz’u tesis etmenin gayretindeyim‘ diyen Çelikbilek, Beykoz’da, Avrupa’daki kanallı şehirlere denk bir turizm merkezi doğduğunu söylüyor.

İstanbul’un yüzlerce yıllık tarihe sahip semtlerinden biri olan Beykoz, aynı zamanda ender olarak yeşil kalabilmiş ilçelerinden biri… 

Beykoz’da ikinci dönem belediye başkanlığı yapan Yücel Çelikbilek, Beykoz’un gerek tarihi değerlerini gerekse de yeşil alanlarım korumak adına birbirinden önemli projelere imza atmaya devam ediyor.

Elmalı Kent Ormanı Projesi…

Şehir Parkı Projesi…

Tarihi Beykoz Kışlası, Safiye Sultan Çeşmesi, Küçüksu Mihrişah Sultan Camisi, Hünkar Kasrı, Abraham Paşa Çiftliği ve Yoros Kelesi restorasyonları, bu projelerden bazıları…

Başkan Çelikbilek, Beykoz’da büyüdüğünü hatırlatarak, ‘Küçük yaşta Beykoz’a geldim, buranın her türlü yokluğuna şahit oldum. Vasıta yoktu, işimize okulumuza çamurlu yollardan yürüyerek giderdik. Yollarımızı, sokaklarımızı, kaldırımlarımızı kendimiz yapardık, elektrik direklerini bile kendimiz dikerdik. Bunları görmüş biri olarak günümüz koşullarına sahip Beykoz bizim için daha da değerli oluyor. Belediyemizin ve ilçemizin gelir ve imkânlan her geçen gün artmakta. Bu imkânlarla hayal ettiğim Beykoz’u tesis etmenin gayretindeyim. İlçem için hayallerim büyük‘ diyor.

Gelecek nesilleri düşünerek hareket ettiğini de ifade eden Çelikbilek, ‘Beykoz bu dönem dev projelerle hizmetlerde atılım yaşanacak. Eğitimin yükselen yıldızı olan ilçemize 4 üniversite kazandırdık. Beykoz girişimlerimizle Türk-Alman Üniversitesine ev sahipliği yapıyor ve ilk öğrencilerini aldı’ diyor.

Çelikbilek, Beykoz’un turizm potansiyeline de dikkat çekiyor; ‘İstanbul’un en güzel manzarasına sahip Karlıtepe Mesire Alanı’nda çalışmalar başladı. Anadolu Yakasının ilk teleferikleri ilçemizde kurulacak. Yüz yıllar boyu camcılık merkezi olan Beykoz camcılıkla yeniden anılacak. Kanal Riva Projesiyle ilçede Avrupa’daki kanallı şehirlere denk bir turizm merkezi doğuyor.”

Beykoz Belediye Başkanı Yücel Çelikbilek ile sohbetimize başlıyoruz;

Öncelikle sizi tanıyalım. Yücel Çelikbilek kimdir?

1951 yılında Kars’ta doğdum. 1956 yılından bu yana Beykoz’da yaşıyorum. Fatin Hoca İlkokulu’nu ve Beykoz Ortaokulunu bitirdim. Ardından Kadıköy Ticaret Lisesi’ni ve İstanbul Ticari ve İlimler Akademisi nden mezun oldum. 1993 yılında Mahalli İdareler Enstitüsü’nü bitirdim ve İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi’nde mahalli idareler yliksek lisans çalışması yaptım. 1994-1999 yılları arasında Beykoz Belediye Başkanlığı görevinde bulundum. 29 Mart 2009 yerel seçimlerinde AK Parti ‘den Belediye Başkanı olarak seçildim. Beykoz halkı 2014 yerel seçimlerinde bana yeniden belediye başkanı olma görevi ve onurunu verdi.

Siyasete adım atmaya nasıl karar verdiniz?

Siyasete ilgim lise yıllarında başladı, bizim kuşağımız maalesef öğrenci olaylarının en çetin yaşandığı yıllara şahitlik etti. Ülkenin içinde olduğu durum beni düşündürüyor, çözüm arayışına itiyordu. Bu konularla ilgili Cemal Gürsel’e bir mektup bile yazdım. Aktif siyasete ise ilk defa vicdanen ve ahlaken kendime yakın gördüğüm Refah Partisi’yle başladım. Refah Partisi’nin Fatih ilçesine gittim ve emirlerinde olduğumu söyledim, çalışmalarına katıldım. O günden bugüne siyasetin içindeyim. Bu arada 2002 yılında İstanbul AK Parti İl Teşkilatı’nın kuruluşunda yer aldım. Sayın Başbakanımızla, bakanlarımızla uzun bir siyasi geçmişimiz var. 1994 seçimlerinde Beykoz Belediye Başkanı oldum. 2009 ve 2014 seçimlerinde vatandaşın ilgi ve teveccühüyle tekrar başkan seçildim. ‘Sizin en hayırlınız insanlara faydalı olanızdır‘ düsturuna layık olabilmek için aşkla ve şevkle çalışmaya devam ediyorum.

Yer aldığınız sivil toplum kuruluşlarından, ilgilendiğiniz çalışmalardan bahseder misiniz?

Aslında işim gereği her an sivil toplumun içinde, ilçemizdeki toplum yararında çalışan dernek ve yöre dernekleriyle bir aradayım. Türkiye’nin en önemli sivil toplum kuruluşlarında olan İlim Yayma Cemiyeti’nin, 2002-2004 yıllan arasında başkanlığını üstlendim. Kurucu üyesi olduğu İlim Yayma Vakfı’nın da başkanlığını sürdürmekteyim. Eğitimi ana gaye edinen, ilmi çalışma ve faaliyetlerde bulunan, imkânı olmayan öğrencilere sahip çıkan, ülkenin dört bir yanında talebe yurtları bina eden bu güzide kurumların çalışmalarına can-ı gönülden katılıyor, ilme verilen değerin ve insan için yapılan hizmetin en büyük hayır olduğuna inanıyorum. Belediye başkanlığınıza gelecek olursak bu sizin Beykoz’da üst üste ikinci döneminiz… Sizi tekrar aday olmaya yönelten sebepler nelerdi? Seçim çalışmalarında, sahada her zaman şunu söyledim. Yeni göreve gelen bir belediye başkanının Beykoz’u tanıması, ilçeye ısınması bile 3 yıl alıyor. Geçen yıllarda her dönem farklı bir arkadaşımız görev yaptı, istikrar ve devamlılık sağlanamadığı için hizmetlerde bir bütünlük ortaya kovulamadı. Ben de hizmetlerde devamlılık için yeniden aday oldum. İlçe sakinlerimiz de ilçe için istikrarın önemini gördü ve ilçenin siyasi tarihinde ilk defa bir belediye başkanını iki dönem üst üste seçti. Halkın teveccühü olan istikrarla şimdiden gururla söyleyebilirim ki kazanan Beykoz oldu. Böylece geçen hizmet döneminde alt yapısını tamamladığımız projeleri ivedilikle hayata geçirebileceğiz ve Beykoz hizmetlerde atılım yaşayacak. Başarımızın sırrına gelince, en başta halkımızla iç içe olmaktır diyebilirim. Çünkü bizler vatandaşımızın doğumundan vefatına kadar her aşamada yer alıyoruz. Kiminin çocuğu olur bizi arar, sevincini paylaşır, kiminin taziyesi olur, acısını bizlerle paylaşır. İkincisi, samimi olmaktır. Vatandaşımıza karşı her zaman samimi olmuşuzdur. Onlara söz verdiğimizde, sözümüzü yerine getirmek için imkanımızı sonuna kadar kullanırız, yapamayacağımızın sözünü de vermeyiz. Üçüncüsü duruşumuzu her zaman korumuşuzdur. Göreve geldiğimiz ilk gün nasılsak, bugün de aynı çizgimizi bozmadan hizmet etmeye devam ediyoruz.

Hala başladığınız zamanki çalışma enerjisine sahip misiniz? Bu dönemin sizin için farkı ne olacak? 

Beykoz gibi güzide bir ilçede insanlara hizmet etmek, ihtiyaçlarını karşılamak, hayallerini gerçekleştirmek, gençlerin geleceğini aydınlatmak, belde sakinlerine huzurlu bir ortam sunmak belediye başkanlığının tüm güçlüklerine rağmen bana kuvvet ve enerji veriyor. Bu dönem Beykoz için güzelliklerle dolu bir dönem olacak. İlçede nesilden nesile miras kalan imar ve mülkiyet sorununu hamd olsun geçen dönem çözüme kavuşturduk. İlçe sakinlerine verdiğim sözü yerine getirmenin eşsiz mutluluğunu yaşıyorum. İnsanlar tapularını almakla sadece mülkiyet hakkına kavuşmadı, geleceğe dair umutlarına, hayallerine ve evlerindeki huzura kavuştu. Bu imkânı ilçeye kazandırmış olmanın verdiği güç ilçemizin çehresini değiştirecek hizmetlerin ve devasa projelerin dinamiğini oluşturacak.

Geçen dönem yaptığınız ve ileride devam etmek istediğiniz projelerden, çalışmalardan bahseder misiniz?

Geçen 5 yılda ilçenin köklü sorunlarından olan imar ve mülkiyet sorunlarını Başbakanımız’ın ilgisi, bakan, milletvekilleri ve büyükşehir belediyemizin desteğiyle çözüme kavuşturduk. Beykoz ille defa imar planlarına kavuştu hem de çalışmaları arazide halkla birlikte tamamladık. Bu çalışmalar devam ederken bir yandan ilçenin turizm, eğitim, spor alanında çehresini değiştirecek projelerin alt yapısını oluşturduk ve bazılarını da hayat geçirdik. Beykoz bu dönem dev projelerle hizmetlerde atılım yaşanacak. Eğitimin yükselen yıldızı olan ilçemize 4 üniversite kazandırdık. Beykoz girişimlerimizle Türk-AIman Üniversitesi’ne ev sahipliği yapıyor ve ilk öğrencilerini aldı. İstanbul’un en güzel manzarasına sahip Karlıtepe Mesire Alanı’nda çalışmalar başladı. Anadolu Yakası’nın ilk teleferikleri ilçemizde kurulacak. Yüz yıllar boyu camcılık merkezi olan Beykoz camcılıkla yeniden anılacak. Kanal Riva Projesiyle ilçede Avrupa’daki kanallı şehirlere denk bir turizm merkezi doğuyor. İlçenin spor kenti vizyonu doğrultusunda havalini kurduğumuz Beykoz Arena’nın temeli atıldı. İstanbul’a hitap edecek 8 milyon metrekare büyüklüğünde Elmalı Kent Ormanı’nda çalışmalar başladı. İstanbul’un en çok bal üreten ilçesi olan Beykoz’u ‘balkent’ yapmak istiyoruz, arıcılara çeşitli destekler veriyoruz. Bir yandan da tarihi ihya projelerimizde devam ediyor. Tarihi Beykoz Kışlası, Safiye Sultan Çeşmesi, Küçüksu Mihrişah Sultan Camisi, Hünkar Kasrı, Abraham Paşa Çiftliği ve Yoros Kelesi, Riva Camisi, Akbaba Canfeda Hatun Camisi restorasyonlarla yaşama bağlanıyor. Meydan yenilme projeleriyle, hizmet binaları, kültür ve gençlik merkezleri, spor sahaları, yeni okullar, yollar, merdivenli sokaklar, aile sağlığı merkezleriyle ilçe sakinlerinin yaşam kalitesi günden güne artıyor ve ilçenin çehresi güzelleşiyor. Projelerin yanı sıra bu çalışmalar da aynı hızla devam edecek.

Çabuklu-Kanlıca Sahil Yolu Projesi hakkında da sizden bilgi alabilir miyiz?

Beykoz için çok önemli bir proje olan Çubuklu-Kanlıca Sahil Yolu Projesi Büyükşehir Belediyemiz işbirliğiyle 2014 yılı içerisinde başlıyor. Beykoz sahilinin çehresini değiştirecek ve cazibe haline getirecek proje; ilk etapta bin 200 metre akabinde, Büyükşehir Burunbahçe’ye kadar olan kısım da eklenerek toplamda 3 kilometrelik sahil yolunu kapsıyor. Sahil, çift aks olarak kazıklar çakılarak 10 metre genişletilecek. Bisiklet yolu, koşu ve yürüyüş yolu, balık tutma iskeleleri, 2,5 metre genişliğinde peyzaj düzenlemeleri, oturma bankları, aydınlatma sistemleri yer alacak. Şu anda uygulama detay projesi çiziliyor. Sahili kullanan araçlar ve özellikle yayalar için çok önemli. İnsanımız artık herhangi bir saatte güven içerisinde ve keyif alarak sahil boyunca yürüyebilecek. Bununla birlikte İSKİ tesislerinden başlayarak 200-220 dönümlük alanda da ‘Şehir Parkı‘nın yapılması planlanıyor. Beykoz olarak, Anadolu Yakası’nın en güzel sahil yoluna kavuşmuş olacağız. Sahilimiz sosyalleşen bir mekan haline gelecek. Doğaya ve çevreye uygun malzemeler, ürünler kullanılacak. Tasarım da bu yönde olacak.

‘İstanbul Elmalı Kent Ormanı’ projesi, çevre konusunda atılmış iyi bir adım gibi gözüküyor. Proje hakkında biraz daha detay alabilir miyiz? 

Beykoz, Elmalı Kent Ormanı Projesi’yle, İstanbulluların şehrin merkezinde nefes alıp dinlenebilecekleri park alanına ev sahipliği yapacak Yemyeşil doğasıyla şehrin gözbebeği olan Beykoz, Başbakanlığın talimatıyla, Orman ve Su İşleri Bakanlığı tarafından uygulanacak. ‘Elmalı Kent Ormanı 7 Bölge-7 Park‘ projesiyle 8 milyon metrekarelik bir devasa bir yeşil alan kazanıyor. Türkiye’nin 7 bölgesi ve 81 ilinden esinlenerek hazırlanan şehir ormanı Beykoz’un turizm vizyonunu güçlendirirken, ziyaretçilere doğayla iç içe huzur dolu bir ortamda piknik, spor, dinlenme ve birçok aktiviteyi bir arada yapma imkânı sunacak. Anadolu’nun geleneksel kültür öğelerini yansıtan Elmalı Kent Ormanı’nda piknik, dinlenme ve spor alanları kurulacak. İstanbullular, şehrin gürültü ve karmaşasından uzak, nefes alıp dinlenebilecekleri bakımlı bir ormana kavuşacak. Ziyaretçilerin tüm ihtiyaçlarını karşılayabileceği alanda birbirinden güzel 7 mesire alanı, her bir bölgede restoranlar, kafeler, sergi alanları, mescitler, çeşmeler, spor alanları ve sosyal tesisler yer alıyor. Yöresel etkinlik ve şölenler için de kullanılacak alanda yer alan yöresel market ve pazarlarda organik ürünler satılacak. 7 farklı konseptin hâkim olduğu kent ormanında yılın belirli günlerinde mesirelerin taşıdığı konsepte uygun festivaller düzenlenecek. Başbakanlık tarafından yürütülecek kent ormanı projesi kapsamında bir orman da Avrupa Yakası’nda Alibeyköy’e kurulacak. Projenin 2 sene içerisinde tamamlanması bekleniyor. 

Beykoz Belediyesinin AB’ye uyum çalışmaları kapsamındaki projeleri nelerdir?

Kültür Müdürlüğü bünyesinde ‘Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Masası‘ oluşturduk. Bu birim aracılığıyla birçok çalışma gerçekleştirdik. Bunlardan bazıları ‘Life& Art In Beykoz‘ ve ‘Lcarning Partnership On Local Politics‘ projeleri…

‘Life& Art In Beykoz’ projesi sayesinde katılımcı gençler düzenlenen kültür geceleri, camcılık, bahçe işleri, kısa film çekimi ve yaratıcı dans atölye programlan ve kültür-sanat programlan çerçevesince hem Türk kültürünü yakından tanıma ve yaşama şansı bulmuş hem de farklı ülkelerden gelen katılımcıları tanıyarak yeni kültürleri öğrenme imkanı elde ettiler. Projeyle farklı kültürel, etnik ve dini arka plana sahip gençleri yukarıda vurgulanan faaliyetlerde buluşturarak, farklı kültürleri birleştiren köprü vazifesi gördü.

‘Learning Partnership On Local Politıc’ projemizde ise Hollanda, Almanya, Romanya. İsveç ve Türkiye yer aldı. Projenin amacı. 16-25 yaş arasında gençleri yerel siyasetçilerle bir araya getirmek. Gençlerin yerel siyasete katılmaları ve seslerini duyurmaları hedeflendi. Ayrıca proje kapsamında yapılan hareketliliklerle gençler, gittikleri ülkenin yerel ve ulusal siyasetini yerinde tahlil etme şansı elde ettiler. Beykoz Belediyesi olarak bahsettiğim projelerin yanı sıra Avrupa’nın birçok ülkesinde kardeş belediye uygulamamız var. Almanya. Polonya, Bosna bunlardan bazıları… 

Beykoz için yaptığınız veya planladığınız sosyal sorumluluk çalışmalarınız var mı?

Belediye olarak ilçemizdeki sivil toplum kuruluşları ve toplum yararına çalışan derneklerin her daim yanındayız. Türkiye Omur İlik Felçlileri Derneği (TOFD) Beykoz Şubesi’nin başlattığı ‘Engelli Üretiyor Doğa Kazanıyor’ Projesi’ne destek verdik. Derneğin bahçesinde kurulan tekstil atölyesinin yapımına katkı sağladık. Bu bizim için önemli bir sosyal sorumluluk projesiydi. Bu atölyede hem doğayı kirleten naylon poşete alternatif bez torba üretiliyor hem de engellilere istihdam sağlanıyor. Engelli ilçe sakinlerinin istihdamı, hayata katılmaları ve yaşama sarılmaları için çok büyük gereksinim, bir engelli kardeşimizin kendi üretimini yapması demek kendi ayaklan üzerinde durması demek. O yüzden projeye yürekten destek verdik. Aynı projeyi Can Simidi Derneği bünyesinden de gerçekleştirdik.

Çok uzun yıllardır Beykoz sakinisiniz. Sizin için neler ifade ettiğinden, nasıl bir Beykoz hayal ettiğinizden bahseder misiniz?

Küçük yaşta Beykoz’a geldim, buranın her türlü yokluğuna şahit oldum. Vasıta yoktu, işimize okulumuza çamurlu yollardan yürüyerek giderdik. Yollarımızı, sokaklarımızı, kaldırımlarımızı kendimiz yapardık, elektrik direklerini bile kendimiz dikerdik. Bunları görmüş biri olarak günümüz koşullarına sahip Beykoz bizim için daha da değerli oluyor. Belediyemizin ve ilçemizin gelir ve imkânları her geçen gün artmakta. Bu imkânlarla hayal ettiğim Beykoz’u tesis etmenin gayretindeyim. İlçem için hayallerim büyük. Geniş caddeleri, ferah evleri, bakımlı yollan, temiz sokakları, yem yeşil parkları, düzenli dinlenme ve yürüyüş alanları, büyük meydanları, turizmi her an canlı, tarihine sahip çıkan istihdam ve ekonomisi güçlü, geleceği aydınlık, insanları huzurlu ve Beykoz’da yaşamaktan mutlu olduğu bir ilçe hayali çalışma azmimi perçinliyor. 

Beykozlularla her platformda bir araya gelmeye çalışıyorsunuz. Vatandaşlarla ilişkileriniz nasıl?

Tek görevim Beykoz ve Beykozluya sahip çıkmaktır. Çünkü ben Beykoz’u seviyorum. Beykozlularla birlikte yaşamaktan büyük mutluluk duyuyorum. Göreve gelmeden önce kullandığım telefonumu asla değiştirmedim. Bugüne kadar 15 bini aşkın vatandaşımızla randevulu, 25 bini aşkın vatandaşımızla ise halk günlerinde görüşme yaptım ve çeşitli meslek gruplarıyla her fırsatta bir arada olmaya çalıştım.

Marmara Belediyeler Birliği Dergisi

Avrupa'daki şehirlere denk bir turizm merkezi doğuyor!
Bizi Takip Edin