Beykoz’da erken teşhisin önemi vurgulandı

Beykoz İlçe Sağlık Müdürlüğü, 1-30 Kasım Akciğer Kanseri Farkındalık Ayı kapsamında ilçe sakinlerini bilgilendirdi.

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Beykoz İlçe Sağlık Müdürlüğü, 1-30 Kasım Akciğer Kanseri Farkındalık Ayı kapsamında ilçe sakinlerini bilgilendirdi. 

Beykoz İlçe Sağlık Müdürlüğü, 1-30 Kasım Akciğer Kanseri Farkındalık Ayı dolayısıyla, erken teşhisin, tedavinin başaralı olması için atılan ilk ve en önemli adım olduğunu vurgulayarak yazılı açıklama yaptı.

Ülkemizde en son resmi verilere göre kanser sıklığı erkeklerde yüz binde 259,9 kadınlarda ise yüz binde 183,2’dir. Böylece bir yıl içerisinde 176.934 kişiye kanser teşhisi konulmuştur.

Dünyada da erkekler arasında en sık görülen kanser türü akciğer iken; kadınlarda da 3. sırada önemini korumaktadır. 2018 yılında dünyada 2 milyona yakın yeni vaka ve 1,7 milyon ölüm gerçekleştiği tahmin edilmektedir. Akciğer kanseri dünya çapında ve ülkemizde kanserden kaynaklanan ölümlerin en yaygın nedenidir. Ülkemizde erkeklerde trakea, bronş ve akciğer kanseri (57,7/100.000 kişide YSH) ilk sırada yer alırken, kadınlarda ise (9,8/100.000 kişide YSH) bu kanser türü en sık görülen 5. kanser türü olmuştur. Türkiye de tanı alma medyan yaşı 64 olarak görülmekte, 40 yaşın altındaki bireylerde bu kansere daha nadir rastlanılmaktadır. Hastalık genellikle ileri evrelerde teşhis edilmekte, ülkemizde görülen vakaların %17’si lokalize, %28’i bölgesel, %55’i ise uzak yayılım grubu oluşturmaktadır.    

Pek çok popülasyonda tütün içiciliği bu kanserin %80’inin nedenidir. Tütün tüketimindeki azalmayla akciğer kanseri görülme sıklığı da azalmaktadır.  Akciğer kanserinin diğer nedenleri arasında mesleki (asbest, ağır metaller) ve çevresel maruziyetler (pasif içicilik, radon) sayılabilir. Toplumsal ve bireysel farkındalık ile bu kanserin sıklığının azaltılmasının mümkün olduğu unutulmamalıdır.  

AKCİĞER KANSERİ RİSK FAKTÖRLERİ

Tütün ve tütün ürünleri kullanımı, radon gazı, verem hastalığı (tüberküloz), daha önceden akciğer kanseri geçirmiş olmak, bazı kimyasalların uzun süreli solunması, radyoterapi öyküsü, yüksek düzeyde hava kirliliği, ailede akciğer kanseri öyküsü olması

BELİRTİLERİ NELERDİR?

Akciğer kanserinin neden olduğu bulgu ve şikâyetlerin oluşumu için birkaç yıl geçer ve hastalık ileri evreye gelinceye kadar fark edilmeyebilir.

Akciğer kanseri tanısı konulan hastalarda belirtiler tümörün akciğer içindeki yerleşimine, büyüklüğüne, yayılım yerine ve yayılma derecesine bağlı olarak çeşitlilik gösterir.

Tümörün kendisinin ve göğüs içi yayılımına bağlı en sık belirtiler; Geçmeyen veya giderek kötüleşen öksürük öksürürken kan veya kanlı balgam çıkarmak, derin nefes alırken, öksürürken veya gülerken kötüleşen göğüs ağrısı, iştahsızlık, halsizlik, yorgunluk ve kilo kaybı, ses kısıklığı, nefes darlığı, sürekli tekrarlayan veya geçmeyen bronşit veya zatürre gibi akciğer enfeksiyonları

TANI NASIL KONULUR?

Düz akciğer röntgenleri ile akciğerde kitle görülen hastalara öncelikle bilgisayarlı tomografi çekilir. Elde edilen üç boyutlu görüntü ile kitleye nasıl ulaşılabileceğine karar verilir. Hastadan ya tomografi rehberliğinde ya da bronkoskopi dediğimiz ince bükülebilir bir tüple akciğerine ulaşılarak iğneyle parça alınır. Bu işleme biyopsi adı verilir. Gerekli görüldüğü takdirde farklı görüntüleme tetkikleri de yapılabilir.

TEDAVİ

Her hastanın tedavisi farklılık göstermekte olup, tedavi kararında hastalığın yeri, evresi, hastanın yaşı ve diğer sağlık sorunları gibi birden fazla faktör etkilidir. Multidisipliner bir çalışma gerektiren bu tedaviler; cerrahi, hedefe yönelik tedaviler radyoterapi, kemoterapi gibi farklı seçenekleri içermektedir.

Beykoz’da erken teşhisin önemi vurgulandı
Bizi Takip Edin