Beykoz'da işin ehli olmayanlar!

Mustafa Gürkan, Adem Sefer, Mustafa Tahmaz, Muharrem Ergül, Recep Öncel, Mikail Akyıldız, Salih Elmas, Yusuf Kesici, Remzi Şen, Kemal Kaya, Bayram Çevik, Salim Öztürk.

Yukarıda saydığım 12 isim Ak Parti'den Beykoz…

Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Mustafa Gürkan, Adem Sefer, Mustafa Tahmaz, Muharrem Ergül, Recep Öncel, Mikail Akyıldız, Salih Elmas, Yusuf Kesici, Remzi Şen, Kemal Kaya, Bayram Çevik, Salim Öztürk.

Yukarıda saydığım 12 isim Ak Parti’den Beykoz Belediye Başkanı olmak için adaylık rekabetine girdi ve kısa bir süre önce öğrendik ki bu isimlerin bir tanesi bile Ak Parti’nin içinde bu işin ehli değilmiş. Ak Parti Genel Başkanı da olan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan aday tanıtım toplantısındaki söylemleri ve göstermiş olduğu aday bana bunu gösterdi.

‘Bizim görevimiz emaneti ehline vermektir’  dedi. Demek ki Beykoz Belediyesi’ne aday olan bu 12 isim ve her ne kadar adaylık başvurusunda bulunmasa da adı çok sık geçen, aday olacak diye beklenen Hanefi Dilmaç da Cumhurbaşkanına göre işin ehli değilmiş!

Bir günde, bir cümle ile hem de bir siyasi partinin genel başkanının cümlesiyle, çırak çıkarılmak kadar kötü bir şey olmasa gerek. Tabi anlayana!

Aynı toplantıda Cumhurbaşkanı Erdoğan şunu da söyledi; ‘Ya bizim içimizde yok muydu? Ne demek bizim içimizde? Bizim dışımızda var mı ya?’

Oysa kendisine kim nasıl bilgi verdi bilinmez ama Beykoz’da herhangi bir partiye gönül vermiş seçmenlerin bir tek şartı vardı.

O da; ‘Aday Beykozlu olsun’ idi.

Hatta hiç tasvip etmesem de, derneğe üye olan onca insan adına konuşup karar vermek hadlerine değil diye düşünsem de  dernekler birliği gibi STK’lar açıklamalarda bulundu. Beykoz’da önemli bir oranda üyeyi bünyesinde barındıran, her şeye yön verdiklerini sanan, her seçim döneminde mikro milliyetçiliğin, hemşericiliğin arkasına sığınan dernek başkanları çıkıp da ‘Dışarıdan aday istemiyoruz’ dedi.

Şimdi aynı STK’lardan onca insanın vebalini alarak yaptıkları açıklamanın mertçe arkalarında durarak, tükürdüklerini yalamayarak hareket etmelerini bekliyorum.

Bu seçim dönemi onlara güven konusu için de güzel bir sınav olacak!

Ak Parti Beykoz adayı Murat Aydın’ın Beykoz’u ve Beykoz halkını iyi tanıyıp bildiği yönünde şeyler yazılıp çizildi. Neymiş efendim; Beykoz’da oturan bazı akrabalarını zaman zaman ziyarete geliyormuş. E o zaman hafta sonu düzenli olarak Beykoz’a pikniğe gelenler de Beykoz’a gayet hakim diyerek aday gösterelim.

Resmen saçmalık!

Aynı gazetede köşemizi paylaştığım ve AK Parti’den Meclis üyesi aday adayı olan arkadaşım Sadullah Kabahasanoğlu’nun yazdığı yazıyı okuduğumda şöyle bir cümle dikkatimi çekti. Murat Aydın Zeytinburnu’nda ilk göreve başladığında bir anket yaptırmış. Zeytinburnu halkının CHP zihniyetinden memnun olup olmadıklarını araştırmış. Ben de bir öneride bulunarak şöyle bir anket yapılmasını rica ediyorum. Zeytinburnu’ndan ayrılan Murat Aydın’ın yaptığı icraatlerden halk ne kadar memnun kalmış, şimdi arkasından neler söylüyormuş! Ya da aday gösterildiği ve tam 3 dönemdir aynı kişilerce yönetilmesine rağmen  AK Parti zihniyetinden ve icraatlerden Beykoz halkı ne kadar memnunmuş?

Murat Aydın’a Beykozla ilgili sorunların çözümünde destek olacağını açıklayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, başka partiden bir aday, belediye başkanı seçilirse Beykoz halkına sırtını mı dönecek?

Seçim sürecinde adaylar yavaş yavaş belli olmaya başlamışken herkesin farkında olmasını istediğim birkaç şey;

Seçimlere giren kişi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kemal Kılıçdaroğlu, Meral Akşener, Devlet Bahçeli değildir! Bunu sizlere empoze etmeye çalışan herkesten koşarak uzaklaşın.

Özellikle yerel seçimlerde dikkate alınması gereken en önemli şey adayın kendisidir, hangi partiden olduğu küçük bir detaydan ibarettir.

Cumhurbaşkanı’nın ya da diğer genel başkanların arkasına saklanarak seçime hazırlanmak korkaklıktır, kendilerine olan güvensizliğin göstergesidir. Bu tarz kaçak dövüşenlere itibar etmeyiniz!

Seçim için aday gösterilme ihtimali olan Bilgehan Murat Miniç’e iftara atmak, ekmeğiyle oynamak ise namussuzluktur!

Son olarak ‘İstanbul’u aldık, şimdi talan’ başlıklı yazımda Beykoz halkı çivi bile çakamazken başkaları nasıl oluyor da binaları dikiyor diye sormuştum. Küfür ya da hakaret olmamasına rağmen gerçeklerden rahatsız olan zihniyet, sizin gibiler rahatsız oldukça ben daha çok sarılacağım kalemime, doğruluğa, hak ve adalete..

Bu da böyle biline!

Beykoz'da işin ehli olmayanlar!
Bizi Takip Edin