AK Parti’nin son birkaç seçim ve referandum için verdiği bu seçimler ülkemizin bekası için çok önemlidir’ mesajını, önümüzdeki yerel seçimler için de MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli dile getirdi. İnsanlar arasında kutuplaştırmalara sebep olan bu söylem, sokakta AK Parti’li ya da MHP’li değilsen ‘hainsin’ imajı oluşturdu. Seçimlerden sonra ise bu söylemlerin hepsi ne hikmetse bıçak gibi kesildi.
Gelelim Beykoz’a ve Beykozlunun beka sorununa. Mevcut Beykozluluğu size anlatacak değilim.
Hepimiz nerden geldiğimizi, Beykoz’da nasıl geçindiğimizi, yaşam mücadelemizi, dertlerimizi, sorunlarımızı ve birlikte yaşama kültürümüzü biliyoruz. Evlerimiz, gelirimiz, komşularınız, her şey belli.
Bir tek Beykoz’da kalıp kalmayacağımız tabiri caizse Beykoz’da ki bekamız belli değil!
Bunun da sebebi; imar ve tapu konusunda siyaset kanadının kendi kararlarını üzerimizde uygulama isteği ve bu istekle yanıp tutuşması.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan dikey mimari konusunda en son; Valilerimiz, belediye başkanlarımızdan rica ediyorum; lütfen şu dikey yapılaşmaya illerimizde, ilçelerimizde müsaade etmeyelim. Bu konuda, bizim mimari anlayışımızda yatay mimari esastır, biz buna odaklanmalıyız dedi.
Peki, son 15 yılda Murat Aydın’ın başkanlık yaptığı Zeytinburnu Belediyesi’nin icraatlarına bakınca ne görüyoruz?
İstanbul’un siluetini bozan, Zeytinburnu’ndaki vatandaşın hem denizle hem de kültürel anlamda bağını koparan, lüks dikey binalar ve kentsel dönüşüm bahanesiyle yerinden yurdundan atılan insanların sosyal mecralarda paylaştığı onlarca yazı ve fotoğraf!
Peki Murat Aydın’ın Beykoz’daki söylemlerine ne demeli?
Gümüşsuyu’nda ziyaret ettiği AK Parti seçim bürosunda diyor ki; ‘İmarla ilgili sorun çözülsün istiyorsunuz. O sorun büyük ölçüde çözülecek. Yani Cumhurbaşkanı ve hükümetimizin büyük bir desteği olacak. Orada ciddi bir mesafe kat edilecek. Orman alanlarıyla yani 2-B ile ilgili sorunun çözümü için anayasa değişikliği yapılmıştı. Uygulamada aksayan yönler var, bu mevzu Cumhurbaşkanımızın bildiği bir mevzudur. Bana Murat gideceksin bu mevzuyu çözeceksin’ dedi. Bizde seçildikten sonra gidip ilgili bölümlerin kapısında yatacağız. Sistemimizi de iş takibini yapacak olan ekibi de kuracağız. Takıldığımız yerde Cumhurbaşkanımıza gideceğiz. Yasa değiştirilmesi gerekiyorsa gerekli talepte bulunacağız.
Peki sormazlar mı insana ‘Bu Cumhurbaşkanı bir tek senin Cumhurbaşkanın mı? Bu hükümet yalnız sen talepte bulunursan mı yasa hazırlar? Başka kimseye bu güzelliği yapmaz mı?’ diye.
Yerel seçimleri başka bir parti kazandığı zaman Cumhurbaşkanı Beykoz’a sırtını mı dönecek? Beykoz’da ki talepleri duymazdan mı gelecek? Bana ne Beykozlunun ne hali varsa görsün mü diyecek?
Oysa Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ATO Congresium’daki Cumhurbaşkanlığı aday adaylığı ilk konuşmasında; ‘Eğer seçilirsek, herkes bilsin ki asla bir kesimin, bir partinin değil, Türkiye Cumhuriyeti’nin cumhurbaşkanı olacağız. Bize oy versin ya da vermesin herkesin cumhurbaşkanı olacağımdan kimsenin endişesi olmasın dedi. Ayrıca seçimden sonra yaptığı balkon konuşmasında ise; ‘Bu seçimin galibi 81 milyon vatandaşımızın her biridir. Bu demokrasi şölenine katılan tüm vatandaşlarımıza teşekkür ediyorum, siz tarih yazıyorsunuz’ dedi.
Murat Aydın ise Beykoz’da yaptığı görüşmelerde Beykozluya alt mesaj olarak Beni seçmezseniz Cumhurbaşkanı buraya yardım etmez’ algısını yaratıyor.
Amaç ne? Oy almak.
İmar buranın başlıca sorunudur, evet doğru.
Peki siz Murat Aydın olarak Beykoz’un ormanlarına, denizinin kenarına, köylerine bu şekilsiz, vahşi binalar yapılsın diye mi geliyorsunuz?
Cevabınız hayır ise; O zaman Zeytinburnu’nda yapılan binalara neden izin verdiniz?
Sadece belediyeye gelir olsun diye mi? Yoksa siz vermediniz mi o izinleri?
Samimiyetiniz sahillerde bedavaya girilen tuvaletlerden, düzlükte çevirdiğiniz pedallardan ibaret. 5 senede 15 senelik hizmet etme gücünü de kendinizde değil Cumhurbaşkanı’nda buluyorsunuz. Oysa aynı güç 3 dönemdir Beykoz Belediyesi’nde Belediye Başkanlığı yapan Yücel Çelikbilek’te de vardı.
Tavsiyem Beykozluların oyunu kazanmak için ( oyunu diyorum çünkü bu kadar kısa sürede Beykozlunun gönlünü Beykoz dışından gelip kazandığını iddia etmek göz boyamak olur) Cumhurbaşkanı’nın arkasına sığınmaktan vazgeçin!
