İngiltere Merkez Bankası: Enflasyon artışı kontrolümüz dışında

İngiliz basın kuruluşu Independet gibi birçok basın kuruluşunun evvelki gün geçtiği habere göre; İngiltere Merkez Bankası Başkanı Bailey, Avam Kamarası Hazine Komitesi’ne bu hafta yaptığı açıklamada, otuz yıldır İngilter

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

İngiliz basın kuruluşu Independet gibi birçok basın kuruluşunun evvelki gün geçtiği habere göre; İngiltere Merkez Bankası Başkanı Bailey, Avam Kamarası Hazine Komitesi’ne bu hafta yaptığı açıklamada, otuz yıldır İngiltere’deki en yüksek enflasyon için Ukrayna’daki savaşı suçladı ve Rusya’nın işgalinin yol açtığı “kıyamet” gıda fiyatlarının dünyanın yoksulları üzerinde feci bir etkisi olabileceği konusunda uyardı.

Bailey, BK’deki enflasyon artışının yüzde 80’inin kontrolleri dışında gelişen olaylardan kaynaklandığını da savunurken, durumu “kıyametvari” olarak niteleyen Bailey, gıda krizinin birçok ülke için tehlike yarattığını belirtmiş.

İngiltere Merkez Bankası Başkanı Bailey, parlamenterlerin “Enflasyon karşısında çaresiz misiniz?” sorusuna “Evet. Bu çok ama gerçekten çok özel bir durum, vahametini anlatacak bir kelime bulamıyorum, inanılmaz zor bir durum” yanıtını vermiş.

“Bu, para politikası yapısının son 25 yılda karşılaştığı en büyük sınav” diyen İngiltere Merkez Bankası Başkanı Bailey, salgın nedeniyle Çin’deki tedarik hatlarına yaşanan sorun ve Rusya’nın doğalgazı tamamen kesmesiyle yaşanabilecek enerji krizinin ekonomiyi daha da zorlayabileceğini söyledi.

Bankanın faiz oranlarını daha erken yükselterek enflasyonun yükselmesini önleyip önleyemeyeceği sorulduğunda Bailey, Hazine Seçim Komitesi’ne şunları söyledi: “Yapabileceğimizi sanmıyorum. Ukrayna’da bir savaş öngörebileceğimizi sanmıyorum.” Bu ifadeyle savaş öngörmenin kendi işleri olmadığı veya olamayacağını ifade ederek savaşa dair bir öngörü ile aylar evvel hareket etmenin imkansızlığına değinmiş.

Zaman zaman ifade ettiğimizde itiraz ile karşılaştığımız durumu Bailey’in dilinden dinlemekherkes için daha faydalı olmuş. Bu ifade ve tespitlerinin muhalif basında yer almamış olması doğal, fakat geri kalan basının hiçbirinde de gündeme gelmemiş olması ayrı bir vahamettir.

Yukarıdaki konuya bağlı olarak Türkiye özelinde bu hafta açıklanan tarım mamulleri enflasyon verisine bakmakta da fayda var:

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2022 yılı Nisan ayı Tarım ÜFE verisini açıkladı. Buna göre Tarım-ÜFE’de, 2022 yılı Nisan ayında bir önceki aya göre yüzde 17,76, bir önceki yılın Aralık ayına göre yüzde 72,29, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 118,53 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 45,26 artış gerçekleşti.

Yıllık artışın düşük olduğu alt gruplar sırasıyla, yüzde 21.82 ile turunçgiller ve yüzde 45.18 ile koyun ve keçi, canlı; bunların işlenmemiş süt ve yapağıları oldu. Buna karşılık, yıllık artışın yüksek olduğu alt gruplar ise sırasıyla, yüzde 295.72 ile lifli bitkiler, yüzde 248.33 ile sebze ve kavun-karpuz, kök ve yumrular ve yüzde 135.01 ile tahıllar (pirinç hariç), baklagiller ve yağlı tohumlar oldu.

Tarımsal girdi fiyatları arttıkça, sarmal şeklinde tüm fiyatların arttığına şahit oluyoruz. Küresel etkilerin çok fazla olduğu bu süreçte her ülkenin kendi siyasi politik ve refah durumuna göre özel çözümler üretmesi gerekecek.

Ücret fiyat sarmalı sorunu gibi toplumsal destek gerektiren çözümlemeler için henüz erken olduğu bir dönemden geçerken, üreticilerin girdi maliyetlerinin dengelenmesi gereken bir süreci yaşıyoruz.

Tarım ve Orman Bakanlığı’nın bakan Kirişçi Başkanlığında, bakanlığının hane halkının kullanımında olan temel ürünleri belirleyip; yağ, un, domates, biber, patlıcan, salatalık, patates, soğan gibi mevsimsel üretimli ürünler için özel girdi sağlayıp tarımsal enflasyonun sosyal etkisini azaltması gereklidir. Unutmayalım ki; özel şartlar, özel çözümler gerektirir.

İngiltere Merkez Bankası: Enflasyon artışı kontrolümüz dışında
Bizi Takip Edin