Siyaset nedir? Ne için yapılır?
Siyaset yönetme sanatıdır, yöneticiliktir. Siyaset, belli bir toplumda çatışma halinde olan düşüncelerin uzlaştırılması faaliyetidir. Bu uzlaştırma faaliyeti ise yönetim erkinin elde bulunması ile gerçekleşir.
Siyaset tarihine bakıldığında insanın ortaya çıkışı ile birlikte siyaset; yönetim sanatı da sahnede yerini almış ve binlerce yıl yöneten ve yönetilen arasındaki ilişkilerin düzenlenmesi ile yönetsel gücün elde tutulması davranışlarına yön vermiştir.
Tüm medeni toplumlarda Antik Çağ’dan beri toplum yönetimi üzerine çalışma yapan düşünürler hep kendi çağlarının bir ütopyasının (mükemmel veya sadece daha iyi bir toplum oluşturmak için verilen çabaları tanımlamak için kullanılan bir terim ) mücadelesini vermişlerdir.
Siyaset sadece bir ülkenin yada bir şehrin, beldenin yönetimini elde tutmak yada ele geçirmek için yapılan bir iş değildir.. Bir ülkeyi yada beldeyi doğru dürüst yönetmek için yapılan bir iştir öyle olmalıdır. Sadece iktidar olmak için siyaset yapılmaz. Kendi doğrularını iktidara taşımak amacıyla siyaset yapılır.
Şimdi seçilen siyasilere sorsanız kısa yoldan hepsinin size verecekleri cevap bizim siyaset yapmaktaki tek amaç ve gayemiz millet için, vatan için derler ama maalesef milleti ilgilendiren sorunlarda hiç birlikte hareket ettiklerini görmedik bu nasıl bir düzense mecliste gurup kararı alınır bütün vekiller bu karar onları seçen vatandaşın aleyhine dahi olsa kendilerini seçeni unutur onları seçtirenin yani başkanlarının dediği şekilde oy kullanır.
Muhalefette iken yada seçimlerde vatandaşa verdikleri vaatleri, sözleri unutur yavru bir kuş gibi genel başkanının ağzına bakar ona yaranmak için içlerinden şaklabanlık bile yapanlar çıkar buda ülkemizde yapılan Siyasetin partiler ve gruplar arasında güç ve liderlik için oluşan rekabetten öteye gitmeyeceğini gösterir.
Keşke iktidarın yaptığı doğru işlerde muhalefet partileri de destek verse çoğunlukla kararlar alınsa yanlış kararlarda iktidar mensubu olan üyelerde bir muhalif gibi kendi şahsi doğrularını haykırabilse arkadaşlar yanlış yapıyoruz diyebilse (biraz çok iyimser oldu) diyeceksiniz ama ben siyaseti millet vatan için yapıyorum diyen birinin yapması gereken hareket bu şekilde olmalı yoksa ne söylerse söylesin hikaye.
Bakın bir örnek,
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş “Ben vatandaşıma asbestli borudan su içiremem, sürekli patlayan su hattı ile çile çektiremem” diyor. Talimatı ile 70 kilometrelik Polatlı hattının 30 yılı aşkın süredir yenilenmediği için sürekli patlayan ve bir kısmı ise asbestli olan 13 ilçenin boru hatlarının yenilenmesi için adım atılıyor.
Muhalefet ne yapıyor? Belediye meclisindeki oylamada AKP ve MHP’li üyelerin oylarıyla, 13 ilçede asbestli ve eski boruların değiştirilmesi için ASKİ’nin 360 milyon lira kredi kullanma talebinin reddediliyor, konu yargıya taşınıyor. Mahkeme ise meclisin verdiği ‘ret’ kararının kamu yararı ile hizmet gerekleri yönünden hukuka uygun olmadığını belirterek yürütmeyi durdurma kararı verdi.
Böylemi olmalı? Tabiki hayır.
El ele vererek milletin bir an önce temiz suya kavuşmasında birlikte hareket edilerek çözüme kavuşturulmalı.
Millete, vatana hizmet için birlikte nasıl hareket edilebilir?
Millet, vatan için siyaset nasıl yapılıra güzel bir örnek cennet mekan Şehit lider Muhsin Yazıcıoğlu, “Ben bütün iktidarlar döneminde yanlış bir şey gördüğümde çıkıp söyledim..! Ama doğru bir şey yapıldıysa Ecevit’te doğru yapsa söyledim Baykal’da doğru yapsa söyledim Bahçeli’de doğru yapsa söyledim Erdoğan’da doğru yapsa söyledim..! Ben bunları söylerken hiçbir komplekse kapılmam..! Ben doğruya doğru yanlışa yanlış derim..!”
Tabiki bu sistemde millete ve vatana hizmet için ya her partiye tek gayesi vatan ve millet olan başka hiçbir siyasi ikbal ve çıkar hesabı olmayan adam gibi adam Muhsin Yazıcıoğlu gibi genel başkanlar bulacaksın
Yada siyasi partiler yasası ve seçim sistemini değiştireceksin. Çünkü mevcut sistemde birlikte hareket edebilmek çok zor hatta imkansızlaşıyor. Şu anda kendi başarısını rakibin başarısızlığı üstüne kurmuş bir yapı var siyasi partiler yasası adil değil dernek ve sendikaları krallık oluşturmakla suçlayan itham eden eleştiren siyasetçiler kendi krallıklarını hiç görmez. Onun için ilk önce yapılması gereken siyasi partiler yasasını değiştirecek adil ve tercih sistemine dayalı bir seçim kanunu oluşturacak ancak o zaman milletin sesi ve feryadı o meclislerde gür şekilde yankılanır.
Gerçek anlamda millet için siyaset yapan temsilciler meclislerde yer bulur çürük elmalar, iş takipçileri, yalaka tipler siyaseti dürüst ve ahlaki yöntemlerle yapmayanlar elenir gider. Yeterki adil bir siyasi partiler yasası ve seçim sistemi oluşturulsun. Bakın o zaman milletimiz, ülkemiz ve beldelerimiz için ne güzel icraatlar ve hizmetler yapılıyor.
