Tüm dünyada tüm iktidarların yönetiminde bulundukları toplum ve ülkeler için aldıkları en önemli sorumluluk, o toplum ve ülkelerin geleceklerini dizayn etmektir. Yani iktidarlar günü kurtarmanın yanında geleceğe şekil vermesi de gerekir.
Şimdi Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak geçmişimize bir bakalım; Atatürk sonrası dönemde birkaç kısa dönem hariç, sadece günün kurtarılması ile uğraşılmış, gelecek ile ilgili hiçbir proje gerçekleşmediği gibi eskiden yapılmış ancak ülkeyi geleceğe götüremeyecek birçok uygulamaya da dogmatik bir mana yüklenerek değişimine karşı çıkılmıştır.
Ancak tüm engellemelere karşın bu ülkedeki değişim dinamikleri 2000?li yıllardan sonra dogmatik engellemeleri aşarak Cumhuriyetinin geleceği ile ilgili projeler konusunda çalışmalara başlamışlardır. Bu çalışmalar geleceğe yönelik gelişmelerin yanında günümüzde de değişikliklere sebep olmuştur. Ve ülke tarihinde günlük vaatlerin ve dogmatik kalıpların dışında gelecekle ilgili projelerin oluşturulduğu ilk seçim çalışmaları gerçekleşmiş oluyor.
Bunun gurur verici bir gelişme olduğunun söyleyenlerin dışında saçma bir düşünce olduğunu ve önemli olanın günü kurtarmanın olduğunu iddia edenlerde vardır. İşin ilginç yanı Türkiye Cumhuriyeti?nin uzun vadeli proje planlamasını olmasına inanamayanlar Türkiye?nin büyük Ortadoğu projesinin eş başkanı olduğuna inanmak konusunda hemfikir olabilmiştir.
Türkiye?nin kurulduğu dönemlerde Atatürk ve yardımcılarının ortak dileği ve uğraşısı cumhuriyeti müreffeh standartlara eriştirmekti ve bu doğrultuda birçok devrimsel değişiklikler yapmışlardı. Bunların en önemlileri ekonomik ve yapısal olanları idi.
Bu çalışmalarla ilgili elbette ki tüm iktidarlar gelişmeye katkıda bulunmaya çalışmışlardır.
Ancak asıl hızlı gelişim 2002 sonrasında olmuş, bitirilemeyen yatırımlar bitirilmiş hayal diye nitelenen projeler uygulamaya konulmuştur
Bu iktidar döneminde elbette ki tüm sorunlar çözümlenmemiş, elbette ki arada yanlışlıklar eksiklikler olmuştur ve belki de olacaktır ancak; bu iktidar döneminde çok önemli çalışmalar ve gelişmeler gerçekleşmiştir..
2002 öncesi ve sonrasını şöyle çok basit birkaç karşılaştırmasını yaparsak:
2002 Yılında 230 milyar dolar olan milli gelir günümüzde 750 milyar dolar seviyesine ulaşmıştır. 2002 yılında dünyanın en büyük 26. Ekonomisi olan ülkemiz günümüzde en büyük 16. Ekonomi sıralamasına gelmiştir. 2002 de kişi başı milli geliri ortalama 3,500 dolar iken, Kişi başı milli gelir günümüzde 10 bin dolar seviyesine yaklaştı. IMF?ye olan borç 2002 de 23.5 milyar dolardan günümüzde 5.1 milyar dolara indirilmiştir. 2002de %30 civarındaki enflasyon bugünlerde %6.4 lere kadar düşürülmüş, bu 1969 dan bu yana en düşük enflasyon oranı olmuştur. 2002 yılında 376 Tl olan en düşük emekli maaşı 872 TL olmuştur Sağlıkta sağlık bakanlığı bütçesi 3,910 milyardan 4 kat artarak 14 milyara ulaştırılmıştır. Yoğun bakım yatak sayısı 2002 de 869 iken günümüzde 8100 e çıktı. Geçmişte sağlık için yurtdışına çıkarken günümüzde yurtdışından tedavi için bir çok hasta ülkemizi tercih etmektedir.. Eğitim bütçesine 2002 yılında 7,5 milyar ayrılmışken günümüzde bu rakam 34 milyar TL 1076 km yeni inşa ve 5449 yenileme ile Anayurt demir ağlarla baştanbaşa tekrar örülmüştür. İnsansız hava uçakları kendi imkanlarımız ile yapılmış, kendi uydularımız yapılmakta. Kendi savaş gemimizi ürettik, helikopter üretimi safhasına geldik Vizesiz geçiş yapılan ülke sayısı 47 olmuştur ??
Evet, bu sıralama uzunca devam edecektir (bence bunu internetten incelemekte fayda var) çünkü Türkiye?de değişim dinamikleri harekete geçmiştir ve ülkenin Atatürk?ün öngördüğü müreffeh medeniyetler seviyesini aşıp daha da ilerilere ulaşana kadar artarak sürecektir.
Haziran 12 de yapılacak olan seçimlerde oy kullanacak olan vatandaşlarımızın öncelikle yakın siyasi tarihimizde yaşananlarla ilgili bilgi edinmeleri, verilen vaatleri ve bunların gerçekleştirilip gerçekleşmediğini, araştırıp öğrenmeleri ve bu bilgiler ışığında hangi iktidarın mevcut sorunların çözümü ve ülkemizin dış dünya arenasında temsilde daha yetkin olabileceğini düşünerek oylarını kullanmalarını tavsiye ediyorum..
Seçim sonuçlarının ülkemizdeki dinamizme faydalı olmasını diliyorum?
Sağlıcakla..
