Neşat Yayla,Beykoz'da eğitimi değerlendirdi

Beykoz İlçe Milli Eğitim Müdürü Neşat Yayla, Beykoz Güncel okurları için ilçemizdeki eğitim ve öğretim hakkındaki sorularını cevaplandırdı.

Beykoz İlçe Milli Eğitim Müdürü Neşat Yayla, Beykoz Güncel okurları için ilçemizdeki eğitim ve öğretim hakkındaki sorularını cevaplandırdı. Beykoz’da görev yapmanın kendisine ayrı bir heyecan verici olduğunu ve buranın insanları çok sevdiğini her sözünde belirten Yayla, belediyenin eğitim konusundaki desteklerini yadsınamaz bir gerçek olduğunu söyledi.

Beykoz’da 2013 Mayıs ayında tekrar göreve başladınız. Beykoz’da yeniden çalışmakta zorluk çektiniz mi? Beykoz insanlarını nasıl buldunuz?

İnsanıyla birlikte Beykoz’da daha önce görev yaptığım yerlerle birçok ortak özelliği olan bir ilçe, sanırım bu nedenle hiçbir zorluk yaşamadım. Ve 2000 yılından beri Beykoz’da görev yapıyorum. Yöremizin insanlarına hizmet etmek ayrı bir duygudur.

Peki ya gençler? Onlarla aranız nasıl? Size yaklaşımlarından memnun musunuz?

Beykoz’umuzun gençleri oldukça saygılı, çalışkan, başarılı ve sevecenler. Aramızın iyi olduğu kanaatindeyim ve iletişimimiz oldukça iyidir. Büyüklerine karşı yaklaşımları da oldukça iyi. Türk öğrencisinin ahlak kurallarına uyuyorlar. Genç arkadaşlarımızı canı gönülden kutluyorum.

Türkiye’nin farklı yerlerinde öğretmenlik yaptınız. Başarısıyla ya da hayat hikâyesiyle sizi derinden etkileyen bir öğrenciniz oldu mu?

Çeşitli illerde ortaokul ve liselerde öğretmen ve idareci olarak görev yaptım. Birçok öğrenci yetiştirdik. Öğrencilerimin başarısı ile gurur duyuyorum. Ülkemizin çeşitli yerlerinde görev yapan binlerce öğrencimizin varlığı beni mutlu ediyor. Hayatım boyunca öğrencilerimi çok sevdim, onlarda beni çok sevdiler. Hala arayıp hatırımı soruyorlar.

Beykoz öğrencileri YGS de başarılı oldu mu? Sizi sevindiren, şaşırtan ya da üzen bir sonuç var mı?

Öğrencilerimizin YGS başarısı göreve geldiğimiz günden bu güne bir artış göstermiştir. Ancak istediğimiz seviyeye ulaşmak için daha fazla çalışıp istediğimiz neticeleri en kısa zamanda alacağımıza inanıyorum. Beykoz’da gençlerimizde bu potansiyel var. Performans kriterleri açısından çok önemli. Her sene çıtayı yükseltmezsek işimiz zor. Öğrencilerimizin başarılı olmalarında emeği geçen tüm öğretmen, öğrenci, velilerimize ve sivil toplum kuruluşlarına teşekkür ederim.

Şu anda yarı dönemi bitirdik ve sömestr tatilindeyiz. Öğrenci ve velilere tavsiyeleriniz var mı?

Yoğun geçen bir eğitim öğretim yılının birinci devresi bitti. Başarılı öğrencilerimizin tatil dönemini en verimli bir şekilde değerlendirmelerini ve ikinci yarı yılda eğitim öğretime en iyi şekilde hazır olmalarını istiyorum.

İstenilen başarıyı elde edemeyen velilerimizin üzülmemelerini ve öğrencilerimizi de üzmemelerini istiyorum. Bu öğrencilerimize veli olarak önümüzdeki süreçte daha uygun ortamlar oluşturabilirsek öğrencilerimizin bunu telafi edebileceklerini ve ileriki dönemde başarılı olacaklarını hatırlatıyorum. İnanmayan benim hayat hikayemi okusun.

Biraz da projelerden bahsedelim istiyorum. Eğitim öğretim adına Beykoz’da yürütülen projeler nelerdir? 

Tabi. Gerek Bakanlığımız gerekse İl Milli Eğitim Müdürlüğümüzce ve Kaymakamlığımızca geliştirilen ve Müdürlüğümüze bağlı okul ve kurumların da aktif uygulayıcısı oldukları birçok proje olmakla birlikte, ben size öne çıkan bazı projeler hakkında bilgi vermek isterim. Bunlar;

• Sağlıklı Birey, Mutlu Yuva, Huzurlu Toplum: İlçemiz Kaymakamı Sayın Süleyman Erdoğan’ın himayesinde geliştirilen ve ilçemizdeki bir çok kurumun olduğu gibi Müdürlüğümüzün de ortağı olduğu bu proje kapsamında; vatandaş ve öğrencilere yönelik sağlık taraması yapılması, aile ve evlilik kurumunun içselleştirilmesi, insani değerlerin yeniden inşası amaçlanmaktadır.
• 81 İlden 81 Yıldız Projesi       : Ortaöğretim 9. 10. ve 11. sınıf öğrencileri arasında bilim alanında çalışmaları bulunan ve maddi imkânsızlıkları nedeniyle desteklenmesi gereken “yıldız öğrencileri” seçmeyi amaçlayan bir projedir.
• Bu Benim Eserim Projesi       : TÜBİTAK Matematik Olimpiyatları için öğrenci seçme, yetiştirme ve desteklemeyi amaçlayan bir projedir.
• Çevre Eğitim Projesi              : Öğrencilere çevre bilinci kazandırmayı ve geliştirmeyi amaçlayan bir projedir.
• Okullar Hayat Olsun Projesi  : Bakanlığımıza bağlı okul bina ve bahçelerinin ders bitiminden sonra ve hafta sonlarında vatandaşların kullanımına açılmasını amaçlayan bir projedir.
• HAMİ Projesi                          : Ekonomik durumu iyi olan vatandaşların ilişkilendirildikleri okulların ihtiyaçlarını karşılamalarını amaçlayan bir projedir.
• Eğitim Her Engeli Aşar Projesi:  Okulöncesi, ilköğretim ve ortaöğretim seviyesinde okullaşma oranını öngörülen seviyeye ulaştırmayı amaçlayan bir projedir.

Ayrıca; eğitim kampüsü, okul binası, spor salonu ve öğrenci pansiyonu yapımına yönelik bir çok yapım işleri projemizde mevcuttur. Bunlar ise: Şahinkaya Eğitim Kampüsü, Çubuklu Eğitim Kampüsü, Meral-Celal Aras Spor Lisesi Öğrenci Pansiyonu Yapım Projesi, Prof. Dr. İbrahim Canan Anadolu Öğretmen Lisesi Öğrenci Pansiyonu Yapım Projesi, Kanlıca Ortaokulu Yapım Projesi, İshakağa Ortaokulunun Yıkılıp Yeniden Yapım Projesi, İshaklı İlkokulu/Ortaokulu ve Öğretmen Lojmanı Yapım Projesi, Ziya Ünsel Ortaokulunun Yıkılıp Yerine Model Okul Yapım Projesi, öne çıkan ve yatırıma dönüştürülmek üzere olan projelerimizdir.

Beykoz’da özel eğitime ihtiyacı olan öğrenciler için yapılan çalışmalar nelerdir? Yeterli olduğunu düşünüyor musunuz?

Özel eğitim rehabilitasyon merkezleri devletimiz tarafından desteklendikten sonra evlerinde saklanan engelliler toplumla entegre oldular. İlçemizde özel eğitim genel eğitimin ayrılmaz bir parçası olarak aynı oranda hatta daha hızlı ilerleme kaydetmiştir. İlçemizde Bağımsız Engelliler Okulu olarak hizmet veren 2 okulumuz mevcuttur. Bunlardan biri İlçemiz Anadolufeneri Köyünde yer alan ve zihin engelli öğrencilere ilkokul-ortaokul seviyesinde eğitim verilen “Beykoz Eğitim Uygulama Merkezi”dir. Bir diğeri ise İlçemiz Gümüşsuyu Mahallesinde yer alan ve zihin engelli öğrencilere lise seviyesinde mesleki eğitim verilen “Beykoz Özel Eğitim Mesleki Eğitim Merkezi”dir.

Özel eğitim okullarımızın birinci gayesi olan öğrencilerin, okulda, evde ve toplumda mutlu bireyler olması hedefi gerçekleştirilmektedir. Canda özür olmaz diyerek her insan gibi engellilerinde sosyal hayatta olmasını saylamak için çalışmaktayız. Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi “Eğitimde feda edilecek fert yoktur” toplumların gelişmişlik ölçütlerinin biriside engellilere verdiği değerle ölçülür bu bilinçle Beykozumuz da eğitimin ayrılmaz parçası olarak gördüğümüz engellilerin eğitimini önemsiyoruz. Unutmayalım ki hepimiz birer engelli adayıyız.

“Bunu yapmadan emekli olursam gözüm arkada kalır’’ dediğiniz bir projeniz var mı?

Elbette var… İlçemizin Alibahadır Köyü’nde yapımını yeni tamamlamış olduğumuz Meral-Celal Aras Spor Lisesi ile Cumhuriyet Köyü’nde eğitim öğretime devam eden Prof. Dr. İbrahim Canan Anadolu Öğretmen Lisesi’ne öğrenci pansiyonu yapılmadan; Soğuksu Mahallesi’nde yapımı tamamlanmak üzere olan Beykoz Konakları Vakfı Ortaokulu ile Beykoz Konakları Vakfı Güler Keçeli Anaokulu’nun eğitim öğretime açılıp cıvıl cıvıl öğrenci seslerini duymadan; yine Şahinkaya Mevkiinde yapımı planlanan ve projesi Bakanlığımızca yapılan bir yarışma sonucu belirlenen Şahinkaya Eğitim Kampüsü’nün ve Çubuklu Mahallesi’nde yapımı planlanan Çubuklu Eğitim Kampüsü’nün temel atma törenlerini görmeden emekli olursam… İnanın gözüm arkada kalır.

Eğitim konusunda Beykozlulardan bir isteğiniz ya da şikâyetiniz var mı?

Yönetici konumunda bulunan bizler için hiç kimseden şikayet etme hakkımızın olmadığı kanaatindeyim. Her anne baba çocuğunun en iyi biçimde eğitim almasını ister. Bunun için de her türlü zorluğa göğüs gerer. Gördüğüm kadarıyla en fazla fedakârlığı anneler gösteriyorlar. Velilerimizden isteğimiz; çocuğumuzun yapmasını istemediğimiz hiçbir davranışı kendimiz de yapmamalı, yapmalarını istediğimiz davranışları da kendimiz de uygulamalıyız. Her anne baba çocuğunun eğitim-öğretim gördüğü okulu görmeli, öğretmenini, idarecisini tanımalı, okulu sık sık ziyaret etmelidir. Her şey okuldan, idareciden beklenmemelidir. Kitap almayı ve okumayı sevmeyen bir velinin çocuğuna “Kitap okumalısın” denmesi ne kadar etkili olabilir. Çocuklarımızın her şeyden önce insan olduklarını unutmamalıyız. Eleştirirken insaflı olmalıyız. Son olarak çocuklarımızı sevmeli ve onlara güvenmeliyiz.

Röportaj: Burcu Çelik