27.11.2000
Pazartesi
Ramazan ayının ilk günü
Üniversite 1. sınıf
Öğle saatlerinde bitti dersim, erkenden döndüm eve. Oturma odasında koltuğa uzanmış iftarı bekliyorum. Mutfaktan annemin sesi geliyor; biraz dinlen de gelip salatayı yaparsın ‘ Babaannem de birazdan çıkar zaten yukarı. Ablalarımın gelmesine henüz vakit var, Beylerbeyi’nde trafik de vardır şimdi. Ve babam Aşağıda, atölyede Makine sesleri henüz kesilmedi. Demek ki elindeki işi hemen bırakmayacak, ezana yakın çıkacak muhtemelen yukarı. Bu mercimek çorbasının da kokusu daha bir başka geliyor oruçluyken
..
O son yıldı
Adı geçenlerin hepsinin bir masa başında toplanabildiği son yıl !
Son Ramazan
Yaprak dökümünün başlangıcıydı
Öyle güzel resimler var ki gözümde!
Ömrüm boyunca yakamı bırakmayacak en büyük korkudur Unutmak İhtimali’
17.06.2015
Perşembe
Ramazan ayının ilk günü
Günler hatta yıllar çok hızlı akmakta
34 yaşım bitmek üzere Kıymetlim
İlk iftar
Aynı masa
Senin yerinde oğlun oturmakta Ve karşısında kardeşin
Ezanlar okunurken dualar ediyorsun sen hala
Ve ben hala senden önce açmıyorum orucumu AMİN hala her duana
Hatırana paha biçemem
34 yaşım bitmek üzere Kıymetlim
Sahurda pek bir şey yemiyorum bende; bir elma ve bir bardak suyla oruç tuttuğun son ramazan‘ aklımda
Köşedeki koltukta, elinde tespihinle hiç konuşmadan ezanı bekliyorsun sen hala
Ve ben, senden öğrendim en çok; sabrı ve de susmayı!
Sabrı diyorum, susmayı Masanın başında değil de, o masada yenilen yemeğin sonundaki duada adı anılırken Babanın‘ nasıl susulur ve de yutkunulur senden öğrendim
Senden öğrendim; gönlün başka şey söylerken dilinle günlük işlerden, havadan-sudan bahsetmeyi
Ama unutmamayı
Senden öğrendim
Bir sürü şey değişti yokluğunda
En çokta insanlar. Hiçbir şey eskisi gibi değil artık
Ramazan ayının geldiğini sokakta gezerken anlamak zor! O kadar uzak ki Ramazan günlük hayattan Ve de günlük hayat Ramazan huşusundan!
Yiyip içerken kimse görünmemeye çalışmıyor mesela!
Saygısı yok kimsenin oruç tutanlara!
Ve de saygısı yok kimsenin Ramazan geleneklerine
Karagöz ve Hacivat‘ta yok ortalıkta!
Sanki bir avuç insan kaldık; unutmamak ve de unutturmamak için direnen bir avuç insan
Güllaç ve de pideyi eksik etmiyoruz merak etme.
Kalanlarla‘ ilk ve son iftar yine senin evinde; BABA EVİNDE’
Ve fitreler çoktan olması gereken yerde, merak etme!
Kısacık sabah namazının ardından upuzun dualara devam
Ganimettir bu günler, derdin; bilene!
Elmayı eksik etmiyoruz sahurlardan; anlattığın hadislere binaen
Ve hep söylediğin gibi; Allah kimseyi açlıkla terbiye etmesin’ istiyoruz.
Suyu ve de ekmeği düşmandan bile esirgemeyeceksin’ öğüdündeki gibi soframız hala herkese açık
Yalnız
İşte
Senden sonra tüm bu gelenekler; elini ayağını koyacak yer bulamamak gibi Mayın döşeli topraklarda yürümek gibi! Nereye basacağını bilememek gibi!
Elde kalanları da yitirmekten korkmak gibi
Unutmak ihtimali ölüm gibi!
34 yaşım bitmek üzere Kıymetlim,
Allah’tan başka yar yok’ sözün üzere,
Hasret-korku-şükür üçgeninde
Son bir dua, senin dilinden bir veda;
‘Allah elveda buyurmakta olan Ramazan ayını hakkımızda hoşnut ve razı eylesin ”
Cümle duana; AMİN