CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Milletvekili Adayı Yakup Akkaya, seçim çalışmaları kapsamında Kas-Der Beykoz Şubesi’ni ziyaret etti.
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul 1.Bölge 11.Sıra Milletvekili Adayı olan Yakup Akkaya, seçim çalışmaları kapsamında Kas-Der Beykoz Şubesi’ni ziyaret etti.
Şube Başkanı Süleyman Çalık ve yönetim kurulunun ev sahipliğinde gerçekleşen ziyarette; Yakup Akkaya’ya CHP Beykoz Belediye Meclis Üyeleri Kerem Ersin, Suha Okan Uzun, Süleyman Kılıç, Aydın Habil ve Cavit Gül eşlik etti.
Samimi bir sohbet ortamının oluştuğu ziyarette, Yakup Akkaya Kastamonulularla birlikte olmanın memnuniyetini dile getirirerek Kastamonululardan partisi ve kendisi için destek istemeyi de ihmal etmedi.
Şube Başkanı Süleyman Çalık, kısa bir açılış ve selamlama konuşmasının ardından sözü Milletvekili Adayı Yakup Akkaya’ya verdi.
11 yaşında çocuk işçiydim!
Kastamonululara öncelikle kendini tanıtarak başlayan Akkaya, özgeçmişini anlatırken en çok 11 yaşında çocuk işçi olarak çalışmaya başlamış olmasının altını çizdi. Akkaya, kendisini şu ifadelerle anlattı: 1967 Ordu-Mesudiye doğumluyum. 11 yaşında çocuk işçi olarak İstanbul’da çalışma hayatına başladım. Sendikacıyım. Türkiye Basın-İş Sendikası’nda iş yeri temsilciliği ve iş yeri baştemsilciliği yaptım. Gece okudum, gündüz çalıştım. 2005 yılından 2015 yılına kadar Basın-İş Sendikası Genel Başkanlığı yaptım. Seçim nedeniyle aday olduğum için sendika genel başkanlığından ayrıldım. 4 sene önce sendikaların önerisiyle, Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nun davetiyle parti meclisine girdim. 4 yıldan fazladır sendikalardan, emeklilerden, engellilerden, emek bürolarından, meslek odalarından ve STK’lardan sorumlu CHP Genel Başkan Yardımcılığı görevini yapıyorum. 1 Kasım’da da 1.bölgeden 11.sıradan Milletvekili Adayıyım.
Önce insan, önce birlik, önce Türkiye!
Önemli bir siyasi dönem içerisinden geçildiğine dikkat çeken Akkaya, demokrasi tarihinin en önemli seçimlerinden birisinin 1 Kasım seçimleri olduğunu belirterek; Eğer, ben 1 Kasım’da sizlerin desteğiyle Milletvekili olursam, bu Cumhuriyet’in sayesinde olacaktır. Cumhuriyet olmamış olsaydı, kuşkusuz böyle olanaklar yaşamış olmayacaktık. Tarihimize baktığımızda daha önce bu ülkeyi yönetenler, Cumhurbaşkanı olanlar, Başbakan olanlar, hatta mevcut Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğan’da yine Cumhuriyet sayesinde Cumhurbaşkanı olmuştur. Bu ülkenin kurucu partisi Cumhuriyet Halk Partisi olarak en önemli hedeflerimizden birisi; Edirne’den Kars’a kadar 81 il, 975 ilçede yaşayan, 78 milyon nüfusu olan bu güzel ülkenin birliğini, varlığını korumaktır. Çocuklarımıza, torunlarımıza yarınlara aydınlık ve güvenli bir şekilde yaşayacağı bir Türkiye bırakmaktır. Seçim broşürlerimizde de bunu yansıtıyoruz: Önce İnsan, Önce Birlik, Önce Türkiye, diyoruz. Allah’ın en güzel yarattığı insan. İnsanlarda birlik olursa, ülkelerine sahip çıkarlar dedi.
Hiç gereği yokken 1 Kasım seçimlerine gidiyoruz!
Konuşmasında 7 Haziran seçimlerine ve çıkan koalisyon sonucuna da değinen Akkaya, gereksiz yere seçime gidildiğinin, oysaki halkın 7 Haziran’da verdiği mesajın çok açık olduğunu söyledi. Akkaya, sözlerini şöyle sürdürdü: 7 Haziran seçimlerinde halkımızın verdiği bir mesaj vardı: Koalisyondu. Biz parti olarak çok uğraştık ama, ne yazık ki bir dayatmayla karşı karşıya geldik. Ülkemizin ihtiyacı tekrar bir seçim değildi. Ülkemizin ihtiyacı, halkın verdiği mesajı iyi okuyan bir anlayıştı. Maalesef Cumhuriyet Halk Partisi dışında bu anlayışı sağlayan başka ikinci bir parti olmadı. Hiç gereği yokken bizi 1 Kasım’da seçime gönderiyorlar. Biz seçimden kaçan bir parti değiliz. 7 Haziran’dan önce emekliye, taşerona, yoksula, ezilene biz vaatler sunduğumuzda Kaynak nerede?’ diye önümüze çıkanlar, bizi populistlikle suçlayanlar; 1 Kasım’da milyarlarca liranın harcanmasına sırf kendi ihtirasları için ne yazık ki göz yumdular. Şimdi bizim ne kadar haklı olduğumuz ortaya çıkıyor. Bu ülkenin kaynakları iyi yerlerde kullanıldığı zaman elbette ki işçiye de, emekliye de, taşeron işçiye de kaynağın olduğu apaçık ortada.
Akkaya, konuşmasının sonunda dernek üyelerinden kendisi ve partisi için destek de istemeyi ihmal etmeyerek; 1 Kasım’da bir demokrasi şöleni yapacağız. Öncelikle vatandaş olarak en önemli görevimiz, sandığa gidip oy kullanmak. Bu görevi mutlaka yerine getirmeliyiz. Hesap sorabilmek için sandığa gitmemiz lazım. İçinizden gelen bir kardeşiniz olarak sizden oy istemek en doğal hakkımdır diye düşünmekteyim. Mecliste sizin sesiniz, gözünüz, kulağınız olmasını istiyorsanız, burada bir kardeşiniz var. Sizin gözünüz, kulağınız olmaya talibim. Desteklerinizi bekliyorum şeklinde konuştu.