Yeni Rakı, Beykoz cam sanatından faydalanarak satışlarını artırma peşinde.
17. yüzyılda Venedik?te Cam Sanatı?nı öğrenen Mehmet Dede, Beykoz?a dönerek ünlü cam atölyesini kurmuştu. Mehmet Dede?nin kurduğu atölyeyle birlikte Beykoz Camı önemli bir değer haline gelmişti. Türkiye?nin ve dünyanın dört bir yanından Beykoz camlarını satın almak için gelen insanlar, hünerli ustaların ellerinden çıkmış ve nefesleriyle şekil bulmuş şaheserler karşısında hayranlıklarını gizleyememişlerdi. Sanayi İnkılabı?ndan sonra başlayan seri ama değersiz üretime meydan okuyan Beykozlu Cam Ustaları, her Beykoz Camı?nı aynı titizlikle ve tek tek elle üretmişlerdir.
Bu övgü dolu sözlerle başlayan reklamda, altın işlemeyle hazırlanmış şişelerin Avrupa Kültür Başkenti?ne ithafen hatıra olarak sayılı üretildiği sözleriyle devam ediyor. Mey alkollü içkiler tarafından hazırlatılan reklamda, Beykoz?un cam işçiliğine övgü yapılırken, ilçede koca bir mezar gibi kalakalmış, cam ve rakı fabrikasının iş bulma yolunu gözleyen Beykozluların içini nasıl sızlattığına değinilmemiş.
Beykoz?un adını camla özdeşleştirme çabası sevindirici olsa da camdan ekmeğini çıkarmaktan umudunu kesmek zorunda kalmış hemşerilerimizin sızısını dindirmeye yetmiyor.