Gençlik Merkezi
Bir önceki köşe yazımızda ‘iyi orkestra şefleri‘ne olan ihtiyacımızdan bahsetmiştik. Bundan hareketle gelecek yerel seçimlerde partilerin adayları bu ihtiyacımıza verilmiş cevabın nüvelerini oluşturur. Biz de daha nüveler belirmeden Beykoz örneğinden yola çıkarak ilçemizin müstakbel başkanına belki bir fikir vermesi niyetiyle birkaç söz etmek isteriz. Öncelikle benim temel yol haritamı eğitim ve gençlere yönelik faaliyetlerin oluşturduğunu belirtmek isterim. İnanmaktayız ki bunlar ilçesine gönül vermiş her bireyi( kısa vadede değil belki, ama uzun vadede) mutlu edecek ve ilçesini mevcut halinden çok daha iyi bir seviyeye taşıyacaktır.
Halihazırda belediye başkanının projeleri arasında var mıydı bilmiyorum ancak bir ‘Gençlik Merkezi’ kurulması kanaat-i acizanemce elzemdir. Nedeni ülke genelinde olduğu gibi Beykoz’da da genç nüfus haylice fazla ve (her ne kadar eskisinden çok daha iyi olsa da durum) başıbozuk kalma ihtimali çok daha fazladır. Ve bu ‘enerji‘ hayır yola sevkedilmezse ‘şer odakları’nın hedef kitlesi olarak hep varlığını koruyacaktır.
Şimdi ‘Gençlik Merkezi’nin içerisinde neler olmalı, nasıl faaliyetlere ev sahipliği yapmalı yani ‘ne’ olduğunu elimizin yettiği kadarıyla maddeler halinde izaha çalışalım. Bu merkez:
1) Beykoz’un eğitim anlamında il sıralamasındaki yeri gözönüne getirirlirse eğitim konusunda yapılacak girişimler ilçe için gerçek manada fayda sağlayacaktır. Ayrıca ülkemizde okuma oranlarının azlığından dert yakınırken bunun için pek de çare bulmaya çalışmamaktayız. İlk başta bu kompleks büyük bir kütüphaneyi kapsar ki bahsettiğimiz probleme yanıt olabilecek niteliktedir(Yani mevcut kütüphaneden daha geniş içerikli ve teknolojik techizatı olan bir kütüphane). (Ayrıca ilk ve orta kademelerdeki öğrencileri teşvik maksadıyla ilçe çapında ödüllü okumayı teşviğe yönelik yarışmalar bu anlamda bir adım sayılabilir. Okuldaki öğretmenlerle koordineli olarak da öğrencilerin kütüphanede geçireceği zamanı arttırmalarını sağlayacak faaliyetler bu komplekste gerçekleştirilmelidir.)
2) İlçe bünyesinde ihtiyaç sahibi öğrencilerin yardımcı kitap başta olmak üzere eğitime dair tüm ihtiyaçlarını giderebilecekleri bir ‘eğitim yardım bankası‘nı kapsar.
3) Özellikle okuyan kesim arasında sosyal etkileşimin arttırılması için ilk ve orta seviyedeki öğrencilere yardım maksadıyla daha üst kademede okuyanların (mesela ilçemizdeki üniversitelerde) ödevlerinde, proje çalışmalarında yardım edebilmeleri,onların tecrübelerinden faydalanabilmeleri için aracı kurum olarak görev görecektir.
4) Gençlerin yapacağı araştırma,onlara yönelik kültür/sanat faaliyetlerinin(seminer,konferans,ücretsiz sinema gösterimleri,tiyatro vs) hepsinin evsahibi olacaktır.
5) Beykoz sınırları içindeki gençleri daha faydalı işlere yönlendirmek,semtlerine olan farkındalıklarını arttırmak, kültür-sanat faaliyetlerinde erken yaşlarda bulundurmak maksadıyla dergi,gazete gibi yazılı yayınların bu merkezlerde kurulup,yayın faaliyetlerinin sürdürüldüğü bir merkez olacaktır. (Hatta konser, sempozyum, konferans, seminerlerin vs hazırlık aşamalarında belki de sunum aşamasında dahi) onların aktif olarak katılımını sağlayarak onların sosyalleşmesi ve özgüven kazanmasının ilçeye kazandırdıklarını bir düşünsenize !
6) Ayrıca engelli çocuklara yönelik kreş imkanlarının sağlandığı bir yerdir.
7) Yerel yönetimler yasasının getirilerinden biri olarak (food bank) ‘gıda bankası‘ denilen ancak adından daha kapsamlı bir amacı ifade eden kavram üzerinden gidersek bir mağazanın burada kurulup ilçe sınırları içerisinde tespit edilen muhtaçlara(çocuk öncelikli) gıda,giyecek gibi ihtiyaçlarının karşılanmasıyla sosyal belediyeciliğe iyi bir örnek teşkil eder.
Hitam-ı kelam ederken, her fikrin hayat bulması ehemmiyet kesbetse dahi o fikir ölü bir cenin de olabilir, biliriz. Ancak hayır bir mesele üzerinde ‘ölü bir cenin misal‘ düşünmeyi de kendimiz açısından kıymetli bir ef’al olarak addederiz. Değil mi ki İbrahim (as) için yakılan ateşe karşı karınca su taşırken tarafını(niyeti) belli etmek istemiş? İşte biz de farklı bir amacı gütmedik,böyle biline…
