Beykoz Büyük Birlik Partisi, Muhsin Yazıcıoğlu soruşturmasına takipsizlik’ kararı verilmesine tepki göstermek için basın açıklaması düzenledi.
Beykoz Büyük Birlik Partisi Beykoz İlçe Başkanlığı, Muhsin Yazıcıoğlu soruşturmasına takipsizlik’ kararı verilmesine tepki göstermek için basın açıklaması düzenledi.
BBP Beykoz İlçe binasında gerçekleşen basın açıklamasını; İlçe Başkanı Mustafa Bağcılar ve Büyük Birlik Partisi Beykoz Belediye Başkan Adayı Bilgehan Murat Miniç beraber yaptı. Parti üyeleri de bu karara tepki göstermek adına basın açıklamasında hazır bulundu.
Karara tepki olarak hazırlanan ve paylaşılan basın açıklaması ise şu şekilde;
5 yıl geçti. İnsanlık vicdanı bu sesi unutmadı. Hafızasına kazınan bu cümleyi her Muhsin Yazıcıoğlu haberi geçtiğinde hatırlamaya devam etti. Bizler Alperen olarak her basın açıklamamızda ısrarla konunun takipçisi olduğumuzu beyan ettik. Bütün lakayt’ tutumlara ve eleştirilere rağmen peşini bırakmadık. Hatta, Alperenlerin Muhsin Yazıcıoğlu suikast ini çözmekten başka davası yoktur dedik. Bu suikastı çözersek, Türkiye’nin kuşatılmışlığının şifrelerini çözebiliriz dedik.
Aradan beş yıl geçmesine rağmen hadise ile ilgili cevap bekleyen bazı sorular hala mevcudiyetini korumakta Mesela;
– Helikopterin enkazına ilk olarak ne zaman ulaşıldı?
– Cenazeler kaldırılmadan önce savcıların ve olay yeri inceleme ekibinin gelmesi neden beklenilmedi?
– Helikopterden cihazlar neden söküldü ?
– Muhsin Yazıcıoğlu’nun kullandığı iki telefonun sim ve hafıza kartlarını kimler çaldı?
– Helikopterin düşmesinde bölgedeki jetlerin bir etkisi oldu mu?
– Helikopter düştüğünde Genel Kurmay tarafından gönderilen radar kayıtlarının 4 dakika 47 saniyesinin kayıp olması ve bugüne kadar bu kayıtlara neden bir türlü ulaşılamadı?
– Kaza Kırım ekibi, bölgeye niçin helikopterin kiralandığı şirketten bir yetkili ile beraber gittiler ?
– Helikopter düşmeyip, sert iniş yaptığı ortaya çıktı Halbuki Kaza kırım ekibinin helikopter nasıl düştü sorusuna pilot kötü hava şartların ve sis yüzünden vertigo hissine kapıldı bu yüzden dağa çakıldı’ cevabını neden ileri sürdü ?
– Kaza kırım ekibinin raporunda uçuş bilgileri ve hava hareketliliğini gösteren cihazların helikopterden çalınması ile ilgili neden bir satır bile yoktu ?
– İsmail Güneş çenesi kırık olarak telefon görüşmelerini nasıl yapabildi ?
– Gazeteci İsmail Güneş birileri tarafından ölüme mi terk edildi ?
– Olayın hemen ardından devletin ne gibi ihmalleri söz konusu oldu ?
– Otopsi tutanaklarında neler saklandı ?
– Pilot Kaya İstektepe ile hemen arkasında oturan gazeteci İsmail Güneş’in kanlarında bulunan karbonmonoksit değerlerinin normalin çok üstünde çıktı Adana Adli Tıp Kurumu’nun raporunda bu durum neden yer almadı?
Kahramanmaraş Savcısı tarafından verilen takipsizlik kararının bizleri şaşırtmadı. Soruşturmanın üst düzey devlet görevlilerine ulaşacağını biliyorduk. Siyasi iktidar tarafından hukuka bu kadar müdahalenin olduğu bir ortamda takipsizlik kararını normal karşılıyoruz. Dosyanın milletin vicdanında hep açık kalacağını ve Tarih, önümüzdeki süreçte bu işin sorumlularını yargılayacaktır. Zaten milli iradenin kahir ekseriyeti, bu olayın suikast olduğunu bilmektedir.
Birçok delil görmezden gelindi. Hükümetin baskısı var. Kaza diye milleti kandırmaya çalışmasınlar. Bugün yaşadığımız olaylar, ülkenin içinde bulunduğu kutuplaşma ortamı, terör örgütü PKK’nın adım adım özerkliğe gitmesi, örgütün de düşman olarak gördüğü bir sivil toplum hareketine yapılan iftira ve hakaretlerin zulme dönüşmesi, Yazıcıoğlu’nun niçin ortadan kaldırıldığını zaten ortaya koyuyor.
Hukukî sürecin pürdikkat takipçisi olacağımızı; Devletin bütün birimlerini harekete geçirmek için her yolu denemeye devam edeceğimizi; Meclis’in, bu konuyu politik mülahazaların üzerinde tutarak, demokratik’/milli bir görev şuuru içinde sahiplenmesini temin etmek üzere, özel-tüzel bütün ilişkilerimizi arttırarak sürdüreceğimizi; Büyük Birlik Partisi Genel Merkezi’nin bu yönde yapacağı bütün faaliyetlerde, aktivitelerde, eylemlerde yanında olacağımızı, destekçisi olacağımızı kamuoyuna ilan ediyoruz.
Alperenlerin ortak vicdanı ve iradesi adına Milletimizin kan hafızasından’ aldığımız güçle söz veriyoruz; Muhsin Yazıcıoğlu suikasti aydınlanıncaya kadar rahat uyku bize haram olsun.