İnsan hayatta neler yaşıyor.Bir bayram yaşıyor, bir cenaze yaşıyor, bir düğün yaşıyor. Ömrü olduğu müddetçe bunlar insanın hayatında tekrar tekrar gelip geçiyor.
Fakat öyle bir gün yaşanıyor ki işte o gün 15 Temmuz Bir daha yaşanır mı? İnşallah yaşanmaz. Bugüne kadar tarihte yasanmış mı kayıtlarda böyle bir tarih yok.
15 Temmuz gecesi birçok grup insan var.
Bir grup bankamatiklere koşan, bir grup marketlere koşan grup, bir grup tamam bu is bitti deyip beklemede olan grup, bir grup da Ya Allah Bismillah’ deyip tanklara meydan okuyan grup.
Hani bir söz var ya mermiye kafa attı’ diye iste o sözün gerçek olarak yaşandığı mermiye ve tanklara kafa atanların meydanları doldurduğu bir grup var ki hepsinden yüce rabbim razı olsun. Beykoz’da tarih yazdılar bu tarihte emeği gecen herkesin mükâfatını yüce rabbim verecektir inşallah.
Üç tane şehidimiz var Beykoz’da. Yüce Rabbim rahmet etsin ne mutlu ki şehit oldular. On binlerce sokaktaki insandan yalnız üç kişi şanslı. Düşünün binlerce kişinin olduğu otobanda tank hareket ediyor ve yalnızca bir kişiyi şehit ediyor. Bu rabbimin mükâfatı değil de nedir. Yüce rabbim şahadetlerini kabul eder inşallah. Gazilerimize de acil şifalar diliyorum.
Ogün haberi Teras Cafe’de AK Parti ilce Başkanı Mustafa Gürkan, Belediye Başkanı Yücel Çelikbilek ve ilce yönetici arkadaşlarla çay içerken haber aldık ve o andan itibaren ilçeye gidiş toplanış ve otobana iniş olarak hep olayı yakından gözlemleyen ve yasayanlardanım elhamdülillah.
Bu sureci çok güzel idare eden Yücel Başkana ve Mustafa Başkana teşekkür etmeden geçemeyeceğim. İnsanları panikletmediler sakinleştirdiler ve tam zamanında otobana yönlendirdiler. İşte bu hamlelerde kurtarılan ilk yerin Beykoz olmasını sağladı.
Birçok ilçe mesajlarını saat 01’de atarken Fatih Köprüsü 01.30’da tankları kenara almış trafiği açmıştı. Beykoz bu tarihi olayda ilk hamle yapan ilçe olarak tarihteki yerini aldı.
O gün inanıyorum o kadar çok insanımız vardır ki oralarda olamadıkları için kahretmişlerdir ve yerlerinde duramamışlardır. Fakat nasip olmayana olmuyor. Fakat o gün o köprüde öyle insanlarla karşılaştım ki belki de sokağa çıkacak en son insan dersin. Şahsen ben onların yanında çok zayıftım.
Hele nöbet esnasında öyle şeylere şahit oldum ki yirmi yedi günün birçoğunda nöbette olduğum halde o yaşlı teyzelerden utandım.
Bir teyze iki büklüm olmuş her gün yatsı namazında geldi. Gece 24’de bastonuyla yavaş yavaş evine gitti bayrağı da elinde taşıyamadığından ensesine takmıştı. Bu tabloyu her gün izledim. İşte bizleri biz yapan bu inanç ve bu büyükler.
Beykoz tarih yazdı. Tarihi yaşayanlar ve ne yazık ki tarihte kara leke olanlar var. Tabi şükürler olsun ki oyunları bozan, tarihe damga vuran Başkomutan Recep Tayyip Erdoğan var.
Kalın sağlıcakla