Beykoz Belediye Meclis Üyesi Aydın Düzgün, CHP Beykoz İlçe Başkanlığı için aday olduğunu gerçekleştirdiği basın toplantısı ile açıkladı.
Sedat Başalan, Şevket Arıcan, Hasan Özyurt ve Mahir Taştan’ın ardından Belediye Meclis Üyesi Aydın Düzgün de CHP Beykoz İlçe Başkanlığı için aday olduğunu kamuoyuna duyurdu.
İlçe binasında basın açıklaması gerçekleştiren Düzgün, parti içindeki olumsuzluklara dikkat çekti ve kendisini adaylığı konusunda eleştirenlere de yanıt verdi.
Aydın Düzgün’ün basın açıklaması ise şu şekilde:
Sevgili CHP’liler önümüzde çok önemli bir seçim var. Sizler ilçe başkanı ve 16 asil, 16 yedek yönetim kurulu üyelerini seçeceksiniz. Bu seçim olağan üstü bir seçim. Son yaşadığımız yerel seçimler arifesinde, süresi dolmuş olan il ve ilçe olağan kongrelerinin startının verilmiş olması gerekirken maalesef örgütlerin kendi haline bırakılmış olması, Türkiye’nin Birleştirici Gücü CHP sloganına hiç yakışmayan bir biçim. İnanıyorum ki Türkiye’nin her yerinde her belde, ilçe, il örgütlerimiz volkan misali kaynamaya ve patlamaya hazır bir durum da gözüküyor.
Maalesef üzülerek söylemek zorunda olduğumuz ve her zaman ve her koşulda karşı çıkmak zorunda olduğumuz bir hususun altını çizmek istiyorum: Cumhuriyet Halk Partisi 90 yıllık çınar ve çınarın yeni filizler vermesini istemeyenler kendi siyasi geleceklerini ve ekonomik geleceklerinin alt yapılarını her şeyin üstünde tutuyor. Önce Türkiye sonra CHP sloganlarıyla hiç uyuşmayan bu kişi ve gruplar CHP’nin evrensel sol ve sosyal demokrat kurallar manzumesinin hep dışında tutmayı çok uzun yıllardır başardılar.
Peki şimdi sizlere ve biz yöneticiliğe soyunanların cevaplaması gereken ve üzerinde kafa yormamız gerektiren bir soru sormak istiyorum; Tabandan uğraşan koşturan hiç bir menfaat beklemeden oy veren 52 bin oyun sorumluluğuyla bizler bu oyunun neresindeyiz, bir şeyler yapmayacak mıyız ? Bu kirli oyunları hep mi seyredeceğiz ? Ve maalesef yaygınlaşan artık bu CHP’den bir şey olmaz diyenlere ne cevap vereceğiz?
Çok iddialı olarak söylemek istediğim bir şeyi sizlerle paylaşmak istiyorum; Maalesef AKP 12 yıldır iktidarda. Evet geldiğimiz noktada yoruldular bıktılar, doydular ve kaçacak bir yol arıyorlar. Ama asıl söylemek istediğim bu değil Bu kadar yıl iktidarda nasıl kaldılar? Bu sorunun en can alıcı cevabı: CHP’nin çok uzun yıllardır evrensel sol ve sosyal demokrat kulvara bir türlü geçememesi ve geçmesini istemeyenlerin hep güçlü olmalarıdır. Çok net hepinizin anlayacağı bir örnek; Çekmeköy’de, Üsküdar’da size veya bana sorsalar şu meclis listesini yapın diye, inanın yanılır yanlış yaparız. Bu doğanın kanunlarına ters. Ne biliriz Çekmeköy’de Üsküdar’da kim ne kadar emek sarf etmiş, kim ne kadar seviliyor? Genel merkezde 5 parti büyüğümüz yapmaya çalıştı ve yaptı. Peki sosyal demokratım diyen bir partinin yapması gereken bu muydu? Yoksa örgütüne seçim yapın adaylarınızı belirleyin mi dese daha doğru olurdu? Cevabını sizlere bırakıyorum. Bütün bu yapılan yanlışları bizler özelde şahsımızda ve Beykoz’da yaşıyoruz. Ama bu yanlışların tüm Türkiye’deki yansımasını görmüyoruz. Bu çizdiğim tablonun değişmesi sizlerin elinde. Bu vurdumduymaz, örgüte duyarsız anlayışların bizi ve Türkiye’yi getirdiği nokta gözler önünde.
Tabanın içinde yoğrulmayan, delege olabilmek için o tatlı ve zorlu mücadeleye girmeyen, kongre salonlarında yoğrulmayan, örgütüne ve halkına sorumluluk taşımayan kişilerin bizleri yönetmesi dönemi artık bu süreçte son bulmalıdır. Seçimden seçime gelenler, tatlı nutuklar atan salon sosyalistleri gibi güzel cümlelerle sizlerin oyunu alanların partimizi getirdiği noktadan memnunsanız söyleyeceğim bir şey yok. 20 bin oyla iktidara gelip 4500 oyla teslim edenler gene iktidarı sıfır meclis üyesi ile teslim edenlerin artık Beykoz’dan ve sizlerden sadece özür dilemesi gerekir. Umarım ki sizler bu tür kişilere 21 haziran cumartesi günü gerekli dersi vereceksiniz.
Birileri diyor ki, ‘sen İBB ve Beykoz meclis üyesisin CHP grup başkanısın niye aday oluyorsun’ İnanın çok şaşırıyorum. Bu tür propaganda yapanlar sanırım meclis üyeliğine başka bir gözle bakıyorlar. Ben ise şöyle anlıyorum: Meclis üyeliği 52 bin oyun sorumluluğu olduğu kamu görevidir. Ben inanıyorum ki beni seven ya da sevmeyen her partilimin ‘iyi ki orda varsın’ dediklerine şahit oluyorum. Eminim ki bu görevimi CHP’ye ve onun siz neferlerine yakışır şekilde yapacağımdan hiç endişeniz yoktur. Oysa ki ilçe başkanlığı siyasi bir görevdir. Taban feryatlarını dile getirmek, parti içi anti demokratik anlayışlara karşı çıkma, 25 yıldır erozyona uğratılmış Beykoz siyasetini eski güzel günlerine geri döndürmek, Partimizin evrensel sol ve sosyal demokrat çizgisine tekrar geri döndürmek, Partimizin her kademesinde ön seçimlerin tartışılmaz hale getirilmesini sağlamak ve Cumhuriyet Halk Partisi’nin iktidar özlemini yeniden canlandırmak ve bunun gibi sayabileceğim bir çok evrensel değerlere sahip çıkabilmek… Evet sevgili dostlarım, bu zor ama olmazsa olmaz görevlerin onurlu bir neferi olmak için adayım ve hayatım boyunca siyasette hep veren oldum, hiç yanlış yapmadım. Beni niye aday oluyorsun diye eleştirenlere tek ve net bir cevabım var: Aynaya bakın eminim iyi şeyler görmeyeceksiniz
Sadece salondaki duvara resmimi astırmak için aday değilim. Sizlerden ricam, resmi yandaki duvara asılacak bir ilçe başkanı seçmeniz değil, Türkiye siyasetine katkı sunmak isteyen bir başkan seçmeniz, İşte bunun için adayım