Engin Noyan Beykozlularla İslam Kardeşliği'nde buluştu

Sanatçı ve yazar Münib Engin Noyan İslam Kardeşliği konulu programla Beykozlularla biraraya geldi.

Sanatçı ve yazar Münib Engin Noyan, kültür etkinlikleri kapsamında Beykoz Belediyesi Prof. Dr. Necmettin Erbakan Kültür Merkezi'nde düzenlenen…

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Sanatçı ve yazar Münib Engin Noyan İslam Kardeşliği konulu programla Beykozlularla biraraya geldi.

Sanatçı ve yazar Münib Engin Noyan, kültür etkinlikleri kapsamında Beykoz Belediyesi Prof. Dr. Necmettin Erbakan Kültür Merkezi’nde düzenlenen İslam Kardeşliği konulu programla ilçe sakinleriyle biraraya geldi.

‘İslam Kardeşliğini Diriltmeli ve Yüceltmeliyiz’

‘İslam Kardeşliği’ konusunun ele alındığı söyleşi programına Beykoz Belediye Başkan Yardımcısı Muharrem Kaşıtoğlu, öğretmenler, öğrenciler ile sanatsever ilçe sakinleri katıldı. Noyan’ın kendine has üslubuyla dinleyicilere hitap ettiği programda, İslam ülkelerinin birçoğunun içine düştüğü çaresizlik ve bilinçsizliğin nedenlerini, eski İstanbul yaşantısı, Osmanlı yaşantıları günümüz gündelik hayatıyla karşılaştırıldı. Sanatçı Türkçe’nin nasıl yozlaştığını, bilgi kirliliği yüzünden ne denli cahiliye dönemi yaşanıldığını örneklerle anlattı. TV reklamlarının,  doğrudan bilinçaltına hitap ettiğini bu yüzden anlatılmak istenen kötü fikirlerin fark ettirmeden beyne yerleştirildiğini sözlerine ekledi.

Noyan:” Bizim En Büyük Yatırımımız, Çocuklarımızdır”

Batıl medeniyetin kendisinden sonraki nesilleri kolaylıkla fethettiğini söyleyen Noyan, “Mesela bazı aileler, televizyonu eve sokmayarak bunu kendilerince bir terbiye usulü yapınca, aslında başa çıkılmaz bir cazibe noktası haline getirmiş oluyorlar. En büyük yatırımımız, maddiyat ev araba değil,  çocuklarımızdır. Maalesef artık günümüz teknolojisi, eşyaları, ideolojisi, insanı çok ötelere atmış, insanlar da bunların kölesi haline gelmiştir. Hâlbuki insan efendidir. Reklamlarda bile 30 saniye içinde size bir dünya görüşü satarlar. İmajlar da çok önemli. Örneğin barbie bebek, çocuklara yanlış imajdır. O bir genç kız figürüdür. Aynı şekilde, onun getirdiği bir kültür de aşılanıyor, düşünürseniz tüm dayatılan yabancı kültürlerin, kendi içinde bir sistematiği var” diye konuştu.

Bizi Hayvandan Ayıran En Önemli Özellik Olan Aklı, Vahiyle Besleyin

Beykozlularla buluşmasında Kur’an-ı Kerim’i hayatın merkezine alınması gerektiğini vurgulayan Engin Noyan, özellikle çocuklara anatomiyi inceletmeyi, bir insan, hayvan hatta bitkinin, anne sütünün oluşumundaki mucizeleri görmelerini sağlamayı, bu hareketin, onların belleklerinde Allah inancının temelini oluşturacağını sözlerine ekledi. İnsan vücudunda muhteşem bir dengenin olduğunu ancak onu mahvetmek için estetik vb birçok operasyon yapıldığını, moda adı altına dayatılan popüler kültürün, insanı nasıl olumsuz şekilde etkilediğini de dile getirdi. Noyan, “Bizi hayvandan ayıran en önemli varlık aklı,  vahiyle besleyin. Aksi halde ana sütü almamış cılız çocuk gibi kalırsınız. Ama artık mübarek Kuran’la bizim hiçbir bağlantımız kalmamıştır. Kuran bizim için kutsal bir kitaptan öteye geçememiştir. Maalesef İslam dünyasına bu kazığı da attılar. Düşünce yapımızı geliştiren Kur’an’ı manasını anlayarak, çokça istifade etmeliyiz.” dedi.

İman Etmek Başka, İnanmak Başkadır

İslamı, kılıçla değil, kültürleriyle yaydıklarını belirten yabancı misyonerler, özellikle İslam tarihinde tüccarların tebliğdeki önemine değinerek, “İman etmek başka, inanmak başkadır. İman edince emin olmuşuz demektir. Allah, ahirette makam mevki değil, sadece ‘Benim kitabıma apaçık bir şekilde sıraladığım değer yargılarına nasıl uydun? Peygamberimizin yöntemini ne kadar takip ettin?’ diye soracaktır. Hayvanda olmayan akıl, hayâ, edep, insanda vardır. Aklı, aç kaldığı vahyin terbiyesine vereceksin, besleyeceksin. Çocuklarımızın geleceği buna bağlıdır. İnsan kalbi Hak ve hakikati arar. Rab’be en yakın yer olan secdede dua edin. İnsana değil, Allah’a karşı divan durun, hürmet gösterin. Kalbinizi vahye açın. Allah katında en büyük gayretimiz bu olsun ve Allah bunu bize nasip etsin” diyerek sözlerini tamamladı.

Dinleyicilerine bir de kitap tavsiye eden Noyan, “Daha 1907’lerde batılı bir öğretmen tarafından yazılan “Gerçek Türkler” adlı kitap, Türklerin, Osmanlıların ne denli özgün, çağdaş ve iyi örneklerle dolu davranışlar ve güzel bir medeniyet içinde yaşadıklarını anlatıyor. Nereden nereye geldiğimizi anlama açısından, kitabı sizlere tavsiye ediyorum” diye sözlerine ekledi.

Engin Noyan Beykozlularla İslam Kardeşliği'nde buluştu
Bizi Takip Edin