İstanbul Boğazı Belediyeler Birliği’nin destekleriyle, Gastronomi dünyasının sayısız ödülüne sahip ünlü Şefler Ömür Akkor ve Zennup Pınar Çakmakcı tarafından kaleme alınan “Boğaziçi’nin Lezzetleri” kitabının lansmanı yapıldı.
Nevmekan Sahil’de gerçekleştirilen tanıtım etkinliğine İstanbul Boğazı Belediyeler Birliğinin dönem başkanlığını yapan Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen, Beykoz Belediye Başkanı Murat Aydın ve Fatih Belediye Başkanı M. Ergün Turan katıldı.
BEYKOZ’UN PAÇA DONDURMASI GELENEĞİ VAR
Ömür Akkor, Beykoz’un paça dondurmasına dikkat çekerek Boğaziçi’nin sebze ve meyvesiyle de ön plana çıktığını ifade etti.
AA muhabirine konuşan Ömür Akkor, “Anadolu Hisarı’nda bamya, Beykoz’da ceviz, kestane, Kanlıca’ya yaklaşıyorsunuz yoğurt. Beykoz’un mesela paçası çok önemli çünkü orada bir ayakkabı fabrikası var. Bu hayvanların derisinden ayakkabı yapılıyor, kemiklerinden de paça yapılıyor. Paçanın da bütün gün kaynaması dibinde bir tortu bırakıyor. Bundan da paça dondurması geleneği oluşuyor. Üsküdar’ın ayvası, simidi, Çengelköy’ün salatalığı var. Eminönü dünyanın en büyük balık hali diye geçiyor. Unkapanı ilk fırınların ve un ambarının yapıldığı yer. Orada bütün ekmek türleri yapılıyor. Boğaz çok büyük bir kültür ve bu kültürü yaşayan ve hisseden Osmanlı olmuş. Bizim de oraya saygı duyma ve geri dönüp çağırma gibi bir çabamız var. Umarım bunu başarabilir ve okura aktarabiliriz.” dedi.
Lansmanda ünlü şefler Ömür Akkor ve Zennup Pınar Çakmakçı, boğazın yemek kültürüne ilişkin “Boğaziçi Lezzetleri” kitabının tanıtımını büyük bir masa üzerine hazırlanan özel bir sunumla yaptılar.
“BOĞAZİÇİ’NİN LEZZETLERİ” ESERİ HAKKINDA
Şef Ömür Akkor ve Zennup Pınar Çakmakçı, Boğaziçi’nin kültürel birikimini lezzet odaklı bir esere dönüştürdü.
Boğaziçi hakkında geçmişten bugüne özel bilgiler ile başlayan kitapta İstanbul’da yaşanan sosyal değişimin yemek kültürüne yansımasını ele alınıyor.
Türkçe ve İngilizce olarak hazırlanan eserde, balıkların avlanma tarzlarından hangi ayda hangi balığın tüketileceğine dair geniş bir bilgi sunuluyor.
Boğaziçi balıklarının her birine özel tariflerin yer aldığı eser, yalılarda pişen yemeklerin tariflerine de yer vererek İstanbul’un ve Boğaziçi’nin kültür tarihine özgün bir katkı ortaya koyuyor.