CHP olağanüstü kongrede İlçe Başkanlığına layık görülen Şevket Arıkan görevini devraldı.
28 Haziran tarihinde gerçekleşen CHP olağanüstü kongrede İlçe Başkanlığına layık görülen Şevket Arıkan görevini devraldı. Çarşaf liste ile başkanlık koltuğuna oturan Şevket Arıkan, İlçe Başkanı Seyit Usta’dan görevini aldı. İlçe binasında düzenlenen devir teslim törenine; tüm parti mensupları katıldı.
İl Başkanlığı tarafından geçici olarak İlçe Başkanlığı görevine atanmış olan Seyit Usta’nın selamlama konuşması ile tören başladı. Seyit Usta, yaşanan kongre sürecinin son derece demokratik bir şekilde gerçekleştiğini ifade etti.
CHP ve MHP’nin cumhurbaşkanlığı seçimi için belirlediği çatı aday Ekmeleddin İhsanoğlu ile ilgili konuşan Usta; Önümüzde cumhurbaşkanlığı seçimleri var. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde partimizce bir aday saptandı. Yöntemi şöyle veya böyle bir aday seçildi. Bundan sonra bizim görevimiz partili olmanın sorumluluğu, o adayımızın arkasında durmaktır. Şu andaki politik konjektürü de gördüğünüz zaman Recep Tayyip Erdoğan’dan kurtulmanın başka yolu olmadığı inancındayım. Çünkü biz politikamızdan ideolojimizden taviz vermiyoruz. Zaten politika siyaset taktik ve strateji işidir dedi.
Usta’nın konuşmasının sonrasında kürsüye çıkan Şevket Arıkan gerçekleşen kongreyi ve çarşaf liste oylaması ile ilgili düşüncelerini şu ifadelerle aktardı: Çarşaf listenin doğru bir yöntem olduğunu siyaset hayatıma atıldığım günden beri savunan insanlardan biriyim. Parti üyesinin temel hakkı seçme hakkıdır. Seçme hakkının adaylığın yaptığı blok liste ile bloke edildiği, tercih edilmediği bir yöntem çarşaf listenin karşısında anti demokratiktir. O nedenle bundan sonra gideceğimiz bütün ilçe kongrelerinde bu yönde telkinde bulunacağız.
Gerçekleşecek cumhurbaşkanlığı seçimine de değinen Arıkan, bu seçim için partinin aldığı kararlara saygı duyulmasını ve bu kararları her ortamda eleştirmemesi konusunda partililerden ricada bulundu. Konuyla ilgili Arıkan; Parti kararlarımızı lütfen tartışmayalım. Bizim hiçbirimiz Sayın Kılıçdaroğlu’nun enformasyonuna sahip değiliz. Onda ki bilgi ve bu kararın oluşumuna katkı sunan nedenler hiçbirimizde yok. Biz sadece gördüğümüzü ve duyduğumuzu söyleyerek, derinliğini bilmeden gerekçesini bilmeden, olabilirliğini tartışmadan Olmaz!’ tezini hemen ileri sürüyoruz. Buna karşı çıkmak, buna olmaz demek Tayyip’e yürü git demektir. 14 yaşındaki ölen çocuğun annesini yuhalayan bir adamı Cumhuriyet Halk Partililer Çankaya’ya gönderemez, Bana ne’ diyemez, müdahil olmak zorundadır. Müdahale etmek zorundadır. Biz bunu yapamayız. Böyle bir şey olamaz. Yeri gelirse kızılcık şerbeti diyeceğiz ve adayımıza partimizin onuru olarak sahip çıkacağız ifadelerini kullandı.
Terör örgütü IŞİD(Irak-Şam İslam Devleti)’in AK Parti tarafından yardım aldığını iddia eden Arıkan, AK Parti’nin iç ve dış siyasette ki tutumunu ise şu cümlelerle eleştirdi: Ülkemizin içinde kendi topraklarımızda, kendi askeri birliklerimizde bayrağımız indiriliyor, faili yok. Bulamıyorlar. Bu iş nasıl oluyor? Senin yetiştirdiğin canavar senin çocuklarını bugün esir almış. Devletin 46 konsolosluk memuru IŞİD’in elinde esir, Onların rahatı yerinde’ diyorsun. Aymazlık değil mi bu? Haddini bilmezlik değil mi bu? Hani Fırat’ın kenarında bir koyun kaybolduğunda hesabını başbakanlar veriyordu. Bugün Sivas’ın katilleri bu ülkede bakanlık yaptı. Bizim canlarımızı cayır cayır yakanlar bu ülkede milletvekilliği yaptı. Avukatları AK Parti’yi yönetiyor. Biz bunların faillerinden mutlaka hesap sormak zorundayız. Din ve vicdan özgürlüğünü sen olabildiğine kullanırken, alevi köylerine giderek caminin minaresini ve camiyi yaparken 20 yıldır bu ülkede cem evi mücadelesi veriliyor. 20 yıldır Cem Evi yaptıramıyoruz. İnsanlar ibadet etmek istiyorlar. Kilise Allah’ın evi oluyor, Camii Allah’ın evi oluyor da Cem Evi Allah’ın evi olmuyor mu? Bu kadar katı, bu kadar ceberut bir anlayış ancak IŞİD politikalarına hizmet ediyor i.
Cumhuriyet Halk Partililerin yapması ve yapmaması gereken unsurlar ile ilgili düşüncelerini de aktaran Arıkan; Cumhuriyet Halk Partililer mutlaka tartışmalıdır. Cumhuriyet Halk Partililer mutlaka arkadaş gruplarıyla ülkenin sorunlarını, ilçenin sorunlarını mahallenin sorunlarını görüşmelidir. Cumhuriyet Halk Partililer üretmek için bir araya gelmelidir. Cumhuriyet Halk Partililer şunu yapmamalıdırlar. Cumhuriyet Halk Partililer birbirleriyle yada partinin politikalarına ilişkin sanal dünyada tartışmamalılar. Bu partinin hukukunu bilin, bu partinin tüzüğünü bilin, birbirinizle bilmediğiniz konuları tartışarak enerjinizi kendi içerinizde harcamayın. AKP ile mücadele edeceğiz. Devlet onlarda, örgüt onlarda, din ticareti onlarda. Dini satarak siyaset yapıyorlar. Biz dinimizi temel hak ve özgürlüklerin, vicdan özgürlüğünün olmazsa olmazı olarak biliriz ve dinimizi siyasette asla istismar etmeyiz, ettirilmesini de hoş görmeyiz diyerek konuşmasını sonlandırdı.