Beykoz dönüşür mü?

Değerli dostlar;

Beykoz siyasetin merkezi gibi, lokal sorunlarının yanında genel siyaset kültürü çok yüksek bir ilçemiz.

Merkez de Beykoz olunca hayata Beykoz’ dan  bakmak ve yorumlamak gerekiyor.

2-B sorunu Türkiye’nin sorunu

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Değerli dostlar;

Beykoz siyasetin merkezi gibi, lokal sorunlarının yanında genel siyaset kültürü çok yüksek bir ilçemiz.

Merkez de Beykoz olunca hayata Beykoz’ dan  bakmak ve yorumlamak gerekiyor.

2-B sorunu Türkiye’nin sorunu olduğu kadar Beykoz’un sorunlarından birinci sıraya işgal ediyor.

Gece kondu, çarpık kentleşme, işsizlik gibi sorunlarda Beykoz’un öncelikleri dolayısıyla Beykoz siyasetin merkezi konumuna geliyor. Beykoz da eğitim, sağlık, kültür, sanat, tarih, felsefe, tartışmak zordur. Bu konularla ilgili yazı yazmanız kimselerin dikkatini çekmez. Yapılan olumlu işleri överseniz de ayrı bir tartışma konusu olursunuz.

Sahil’de ve yukarıda yaşayan ağaların gündemi çok farklı, onlar Beykoz’u otel olarak kullanırlar. Temiz havası, bol oksijeni onlar için yeterlidir. Bir de boğazda rakı, balık keyfi.

Boğazın hâkim tepeleriyle, yalılar arasında kalan işsiz, işçi, emekli, memur, esnaf, kimilerine göre işgalciler, hangi ruh hali içindedir acaba.

Kentlerin dili vardır tıpkı insanlar gibi. Onlarla konuşabilirsiniz size kendini anlatır. Düzensiz kentlerde ilişkiler sorunlu duygular uçlardadır.

Beykoz bize kendini anlatırken, karmaşık duygular içinde, olduğunu açıkça ifade etmektedir.

Lokal siyasetçiler sorunlar üzerinden insanların korku ve şüphelerini öne çıkararak, bir birlerini suçlayarak bir dil üretiyor.

Beykoz ‘a yapılan yatırımları engellemek için, savcılık kapısında sıra bekleyen siyasetçiler.

Sonuç; Zaman kaybı, yöneticilerin iştiyakını dumura uğratmak.

Beykoz’un Büyükşehir Belediyesinden elde ettiği kazanımların yanında, Şahin KÖKTÜRK spor Kompleksi’ni tartışmaya açmak. Maksat muhalefet olsun vur abalıya bir de hedef gösteriliyoruz. Köşe başlarında.

Elde edilenler objektif olarak değerlendirilip, eleştiri olsa eyvallah. Alınanların yanında verilen habbe misali, el insaf derler.

Daha düne kadar Beykoz Belediyesi, Büyük şehir Belediyesinin mülkiyetindeydi. Buna değinip teşekkür eden yok. Diğer parsellerin devri gelecekte elde edilecek kazançları işin cabası.

Ya Kastamonu tartışması evlere şenlik..

Bir de yeni başlayan TOKİ tartışması. Gelecek, gelmeyecek.

İktidar, muhalefet TOKİ ye karşı aman gelmesin. Bu direnç nereye kadar?

Bağırıp çağıranlar nefsini mi düşünüyor? Yoksa Beykoz’u Beykozluyu mu düşünüyor?

Barınma hakkı kutsaldır, üzerinden siyaset yapılmaz.

Dün tepe üstü Devlet Hastanesi otel olacak diyen akıl bugün TOKİ gelecek ve sizi buradan sürecek diyen akılda aynı, fark yok.

Sayın Yücel ÇELİKBİLEK seçimi kaybetme riski olsa da, yapılacak doğrulardan vazgeçme, eğer bu şehrin modernleşmesi, insanların daha sağlıklı ortamda yaşayabilmesi, gelecek nesillerin kent kültürüyle yetişebilmesi için, dönüşümün gerekli olduğuna inanıyorsanız, yapacağınız uygulamalar sonucu kaybetseniz de kazanan siz olacaksınız.

Bu akıl Boğaziçi köprüsü yapılırken de karşı çıktı. FSM yapılırken de şimdi üçüncü köprüye de karşılar.

Sağlık, Eğitim, Ulaşım ve sosyal yatırımların tamamı vatandaşın lehinde olan yatırımlardır.

Tüm iktisatçıların ve sosyal ve siyaset bilimcilerinin ortak tespitidir bu. Bunun aksini ispat etmek statükoya teslim ve halkı yokluğa mahkûm etmek, en hafif tabirle, İstikbalini çalmaktır.

Peki, Beykoz’a TOKİ gelir mi? Benim görüşüm gelmez.

TOKİ veya kentsel dönüşüm projeleri tüm eksiklerine rağmen önemsediğim bir projedir. Benim nazarımda kentsel dönüşüm bir medeniyet projesidir.

Siz Anadolu’nun garip evlatları;

Bu projeye karşı çıkanlar sizin adınıza söz söylediğini, eylem yaptığını, siyaset ürettiğini iddia ediyor.

Unutmayın ki bunları söyleyenler dün sizleri, dede ve babalarınızı kara kuru, kasketli, eli nasırlı köylüler diye Ankara Kızılay’a almıyorlardı. Rahmetli Âşık Veysel köylü diye Kızılay ‘a alınmamıştı. Bugün iyi evlerde, modern kentlerde oturmanızı, 20 kişilik sınıflarda çocuklarımızın eğitim görmesini, Öğretmenlerin, Hekimlerin, üst düzey bürokratların, komşumuz olmasını; çocuklarımızın edebiyatta, sanatta, musikide, salon sporların da başarılı olmasını istemiyor.

Açıkçası şunu söylüyorlar, siz kentli olamazsınız.

Siz köylü olmaya, köylü kalmaya, mahkûmsunuz.

Gelecek neslimiz için, karar vereceğiz.

Mesele, Ak parti meselesi değil.

Mesele, Ak partiden de büyük, mesele, medeniyet meselesi.

Karar sizin.

Kalın sağlıcakla…

Beykoz dönüşür mü?
Bizi Takip Edin