Ülkü Erakalın perdesini Beykozlular için araladı

Türk sinemasının usta yönetmenlerinden Ülkü Erakalın, 65 yıl boyunca film karelerine gizlediği anılarını Beykozlular ile paylaştı

Türk sinemasının usta yönetmenlerinden Ülkü Erakalın, 65 yıllık profesyonel meslek yaşamı boyunca biriktirdiği anılarını

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Türk sinemasının usta yönetmenlerinden Ülkü Erakalın, 65 yıl boyunca film karelerine gizlediği anılarını Beykozlular ile paylaştı

Türk sinemasının usta yönetmenlerinden Ülkü Erakalın, 65 yıllık profesyonel meslek yaşamı boyunca biriktirdiği anılarını Beykozlu sinemaseverler ile paylaştı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin organizasyonuyla 29 Aralık 2012 Cuma akşamı Prof. Dr. Necmettin Erbakan Kültür Merkezi’nde gerçekleşen “ Film Karelerine Gizlenen Anılar” isimli etkinliği yaklaşık 60 kişi izledi.

İnsan hem yönetmen, hem gazeteci, hem de müzisyen olunca!

Yönetmen Ülkü Erakalın’ın gazeteci ve müzisyen kimliklerinin de sergilendiği canlı gösteride, ünlü yönetmen izleyenlere bir yandan Türk sinema, tiyatro ve müzik dünyasının ünlü isimleriyle yapılmış özel röportajlarından kesitler sunarken, bir yandan bu karelere ilişkin anılarını aktardı. Konservatuar müzik bölümü mezunu olan Erakalın, tek kişilik gösterisinde besteci ve yorumcu kimliğini de sergiledi.

En çok ünlü yetiştiren yönetmen sahnede!

“ Yeşilçam’ın en çok film çeken yönetmeni,” “ Aşk filmlerinin unutulmaz yönetmeni,” “ En çok ünlü yetiştiren yönetmen,” “Türk sinema tarihini en iyi bilen kişi” gibi sıfatlar ile anılan Ülkü Erakalın, bir Anadoluhisarlı olarak, Beykozlular’a anı ve bilgi dolu, yer yer de hüzünlü ancak oldukça özel bir akşam yaşattı.

Gözyaşlarını tutamayanlar oldu

Belediye Basın Danışmanı Abdurrahman Cüneyt Fidancı ile Anadolu Hisarı Turizm ve Kalkındırma Derneği onursal başkanı av. Ferda Kazancıbaşı’nın da hazır bulundukları etkinlik sonunda misafirler ünlü yönetmeni ayakta alkışlarlarken, bazılarının ise gözyaşlarına hâkim olamadıkları görüldü.

Beykoz Devlet Hastanesi personeline teşekkür

Ünlü modacı Yıldırım Mayruk imzasını taşıyan hediye sahne kostümüyle Beykozlular’ın karşısına çıkan Erakalın, yaşadığı ciddi sağlık problemlerinin ardından gerçekleştirdiği söz konusu gösteriyi, “ kendisinin ikinci hayata dönüşü” olarak niteledi.

Az ama dolu kafalar daha güzel!

Konuşmasında, rahatsızlığı sırasında tedavi gördüğü Beykoz Devlet Hastanesi’nin çalışanlarına da teşekkürlerini sunan ünlü yönetmen, salondaki seyirci sayısının azlığına ise şu sözler ile gönderme yaptı: “ Boş koltuk göremiyorum! Siz görüyorsanız, bilmem; çünkü dopdolu boş kafalar olacağına, az ama dolu kafalar daha güzeldir.”

Sadece anı değil, Cumhuriyet tarihi

Yalnız anılarını değil, Cumhuriyet tarihi boyunca Türkiye’de sanat alanında yaşananları da anılarının içinde aktaracağını belirterek programına başlayan usta yönetmen, “ Ben hayatımı sinemaya verdim. Böyle verdim ama böyle gitmeyeceğim çünkü daha yapacak çok işim var” dedi.

Türkan Şoray’a teşekkür

Sözlerinin devamında, “1950’li yılların sonlarından itibaren sinemaya giren ve bugün ‘star’ olarak alkışladığımız o sultanların, prenseslerin, kraliçelerin hocasıyım” diyen Ülkü Erakalın, Türkan Şoray’ın piyasaya yeni çıkan “ Sinemam ve Ben” isimli kitabında kendisine geniş yer verdiğini de hatırlattı. Türk sinemasının Sultanı’na, söz konusu kitabında kendisine yaptığı katkılara geniş bir şekilde yer vermiş olmasından dolayı teşekkür ederek,     “ ben de ondan çok şey öğrendim” açıklamasında bulunan Erakalın, “ Sanatta ‘ben’ diye bir şey yok. İnsan öğrencisinden de bir şeyler öğrenebilir” dedi.

Yeşilçam yıldızlarına kırgınlık

“Öğrencilerim” dediği Türkan Şoray, Ediz Hun, Fatma Girik, Cüneyt Arkın, Hülya Koçyiğit gibi isimleri şu an saygıyla ama kırgınlıkla anımsadığını da kaydeden usta yönetmen,             “ insanın hasta olduğu günlerde o dostları çok aradığını” ifade etti.

Yıldızken meyhanelere düşen bir sanatçı

Ülkü Erakalın, birçok ünlü isim ile çalıştığını belirterek, bunların içinde kendisini en çok etkileyen kişiyi ise, şu sözler ile açıkladı: “ Ne yazık ki ben onun son yıllarına rastladım. Yani gökyüzünde parlayan bir yıldız iken meyhanelere düşen bir sanatçıdan Cahide Sonku’dan bahsediyorum.”

O, en çok etkisinde kaldığım kadın

Usta yönetmen, Sonku ile ilgili olarak şunları söyledi: “ Ben onu meyhanelerden alıp tekrar sinemaya döndüren bir yönetmen olmanın gururunu yaşıyorum. Ne mutlu ki, en son yıllarında onunla çalıştım; onu tekrar sinema kamerasına döndürdüm. Benim en çok beğendiğim, etkisinde kaldığım kadın Cahide Sonku olmuştur. O, bir efsane. Öldükten sonra bile onun adına piyesler yazıldı; Nurseli İdiz, Nükhet Duru, Meltem Cumbul gibi ünlü kadınlar onu canlandırdılar.”

Cahide Sonku, sahnede gerçek mücevher kullanırdı

Kolaj olarak hazırladığı slayt gösterisinde Cahide Sonku ile ilgili özel görsellere de yer veren Erakalın, izleyenlerine şu bilgiyi aktardı: “ Cahide Sonku’nun tek eksikliği, eğitimsiz oluşuydu; bunu hazmedemedi. Öyle bir efsaneydi ki, kendisi için sahneye gelen çiçeklerin içi pırlantalarla dolu olurdu. Sahnede hep imitasyon mücevher kullanılır ancak Cahide Sonku gerçek mücevher kullanan belki dünyada ender kişilerdendir.”

Cahide Sonku kulise girerken kırmızı halı yayılırdı

Ünlü sanatçının hayatıyla ilgili bilinmeyenleri izleyiciler ile paylaşan Yeşilçam’ın usta yönetmeni, Sonku tiyatro kulisine girerken önüne kırmızı halı yayıldığını belirtti. Erakalın,     “ Cahide Sonku’nun arkasında ise hizmetçisi mücevher kutusuyla birlikte yürürdü” dedi.

Meyhane köşelerinde ölümlü bulundu

Ülkü Erakalın, şunları söyledi: “ Cahide Hanım çok şımarmıştı. Herkese tepeden bakan, güzelliğine güvenen, başka bir kadındı. Ama gökyüzünde parlayan o yıldız, bunu hazmedemedi. Her şeyin bir sonu var. Kendisinin film şirketi yandı. En sonunda da meyhane köşelerinde ölü bulundu.”

Sefaleti kendisine bu kadar yakıştıranını görmedim!

Kadını ve erkeğiyle herkesin hayranı olduğu Sonku’nun meyhanelere düşerek, sesinin alkol ve sigaradan bozulduğu bir döneminde kendisini yanına çağırdığını kaydeden Erakalın, sanatçıyla bu şekilde karşılaştıkları bilgisini verdi. Usta yönetmen, bu karşılaşmayla ilgili ilk izlenimini ise şu sözler ile tarif etti: “ Sefaleti kendisine bu kadar yakıştıran bir kadına rastlamadım.”

Cahide Sonku benden iş istedi

Cahide Sonku’nın kendisine, “ Benim çalışmaya ihtiyacım var” dediğini belirten Erakalın,   “ bu, benim için rüyamda görsem olacak şey değildi. Cahide Sonku bana iş istemeye geliyor; onur duydum bundan” açıklamasını yaptı.

Akıl hastanesinden çıkarır film setine götürürdüm

Akıl hastanesinde alkol tedavisi gördüğü dönemde, Müjdat Gezen’in önerisiyle Cahide Sonku’yu izin ile çıkararak, film setine çekime götürdüğünü aktaran yönetmen Erakalın, sanatçının “Ayşecik” filmindeki “ Gül Ana” rolünde bu şekilde görev aldığını belirterek, salonda bulunanlara bu filmden kareler aktardı.

Aliye Rona, Müzeyyen Senar, Toto Karaca ve diğerleri…

Yaklaşık iki saat süren etkinlik boyunca Beykozlu sinemaseverlere Aliye Rona, Müzeyyen Senar, Toto Karaca, Cem Karaca,  Müjdat Gezen, Nejat Uygur gibi birçok ünlü sanatçının özel röportajlarından kareler de sunan usta yönetmen Ülkü Erakalın, zaman zaman güfte ve bestelerinden de örnekler sundu.

Sanatçı, canlı performansının sonunda ise izleyenler tarafından ayakta alkışlandı.

Haber: Arzu Başlantı

Ülkü Erakalın perdesini Beykozlular için araladı
Bizi Takip Edin