Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Beykoz'da bulunan Türk-Alman Üniversitesi'ni ziyaret etti.
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Beykoz'da bulunan Türk-Alman Üniversitesine sabah saatlerinde bir ziyaret gerçekleştirdi. Bakan Ersoy, ziyaretinde üniversite yetkilileri ile görüştükten sonra deprem yangın test ve eğitim merkezini gezdi.
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Türk-Alman Üniversitesini ziyaret etti. Sabah saatlerinde üniversitenin Beykoz'daki yerleşkesinde gerçekleştirilen ziyarette Ersoy'a üniversite Rektörü Prof. Dr. Halil Akkanat ile birlikte birçok öğretim görevlisi eşlik etti.
Almanya Federal Cumhuriyeti ile Türkiye arasında imzalanan protokolle birlikte öğrenci kabulüne başlayan üniversite kendisini bir araştırma üniversitesi olarak tanımlamakta olup Türkiye'nin nadir yapılarından olan deprem simülasyon binasını yerleşkesinde barındırmaktadır. Bakan Ersoy ve beraberindeki heyet bina içinde ve dışında incelemelerde bulundu.
Bakan Ersoy deprem anına tanıklık etti
Üniversite bünyesinde oluşturulan ‘Deprem Yangın Test ve Eğitim Merkezi'ni gezen Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, yetkililerden merkez hakkında bilgi alarak deprem simülasyonunu test etti. 17 Ağustos 1999'da meydana gelen ve binlerce vatandaşın yaşamını yitirdiği Marmara Depreminin anını simülasyonda yaşayan Bakan Ersoy, ‘Çök kapan' taktiği ile deprem sırasında yapılması gerekeni yaptı. Test merkezi yetkilileriyle doğal afetler konusunda bilgi alışverişi yapan Bakan Ersoy, kampüs içerisinde çınarlı yolda Rektör Akkanat ile birlikte yürürken yerleşke hakkında bilgi aldı.
Bakan Ersoy: “Avrupa'da ilk kez sertifikasyon programını hayata geçirdik”
Kültür ve Turizm Bakanı Ersoy, korona virüs salgını nedeniyle kapısına kilit vurulduğu iddia edilen bazı turizm işletmeleriyle ilgili açıklamalarda bulunarak, sertifikasyon hakkında konuştu:“Biliyorsunuz Türkiye olarak Avrupa'da ilk kez yetkili sertifikasyonu hayata geçirdik. Turizm sektör temsilcileriyle Bakanlık olarak ciddi uzun ve hızlı bir çalışma gerçekleştirdik. İlk başta 132 kriter vardı şimdi 156 kriteri geçti. Hep yeni kriterler ekleniyor; diğer programlardan farklı olarak denetimleri sadece bakanlığımız tarafından değil özel olarak yetkilenmiş kuruluşlar tarafından da yapılıyor. Avrupa tarafından kabul görmüş firmalar tarafından yapılıyor, program çok etkili bir şekilde devam ediyor. Bu şekilde zaten Avrupa ülkeleri de programı gördü ve turizm hareketliliği oluştu. Birkaç küçük işletme kapanmış olabilir ama birçok işletme de açıldı. Kafasında açma planı olmayan büyük oteller de açıldı. İnşallah çok olumsuz başlayan bir turizm sezonunu çok olumlu bir şekilde kapatacağız. Ben hep söylemiştim bu sene hedefimiz otellerin yarısını açmaktı. Bu son gelişmelerle birlikte hedefimize ulaşacağız. En az hasarla covid sürecini atlatmayı istiyoruz.”
“İşletmeler için hijyen sertifikası kalıcı hale getirilecek”
Bakan Ersoy, korona virüs salgını tedbirlerinden olan işletmelerin sertifikasyon alma zorunluluğunun salgın bittikten sonra da devam edeceğini belirtti. Ersoy, “Sertifikalı tesislerimize yönlendiriyoruz misafirlerimizi; biliyorsunuz kanunda da değişikliğe gittik, elli oda ve üzeri konaklama tesisleri için sertifikasyon alma zorunluluğu getirdik. Sertifikalı tesisler de hiçbir sıkıntı yaşanmıyor. Eğer tercihler bu yönde olursa tatillerini sorunsuz şekilde yaşayıp döneceklerdir. Bu iş kalıcı olarak Türkiye'de; biz covid süreci bittikten sonra da bu sertifikasyon programını bitirmeyi düşünmüyoruz. Bunun kriterlerini değiştirerek covid ile ilgili kriterleri çıkartıp yeni kriterler ekleyerek devam etmek istiyoruz. Çünkü artık hijyen algısı bütün toplumlarda oluştu. Siz hijyen kurallarına ne kadar dikkat ediyorsanız talep o kadar artmış oluyor” ifadelerini kullandı.
“Avrupa Birliğiyle ilişkiler için üniversite önemli bir basamak”
Bakan Ersoy, Türk-Alman Üniversitesi Rektörü ve yetkilileriyle gerçekleştirilen toplantıyla ilgili açıklamasında Türkiye Almanya arasındaki güçlü ilişkilere değindi. Ersoy, “Ben İstanbul Alman Lisesi mezunuyum. Alman ekolüyle eğitim görmüş birisiyim öncelikle merak ettiğim için geldim. Bu ekolün üniversite bazında nasıl devam ettiğini görmek istedim, bizim Alman Lisesinden çok farklı bir sistem yok. Çok mutlu oldum çünkü biz orada çok iyi bir eğitim almıştık. Ben Türk Alman Üniversitesine sadece eğitim olarak bakmıyorum. Osmanlı'dan bu yana gelen büyük bir dostluğumuz var. İşbirliğimiz var biz yeri gelmiş aynı cephede ortak savaşa girmişiz. Bu ilişkilerin eskiden daha güçlü hale gelmesi için Türk Alman Üniversitesi çok iyi bir basamak. Türkiye, Almanya ilişkileri Türkiye'nin Avrupa Birliğiyle olan ilişkilerinde önemli bir dönüm noktası. Ben bu üniversitenin büyütülmesini geliştirilmesini istiyorum. Burada yetiştirilmiş insan kaynağının oraya yönetici olarak gitmesi ilişkilerimizi güçlendiriyor. Covidden önce beş milyona yaklaşmış bir Alman turist potansiyelimiz vardı. O sayıyı daha da geçebiliriz. Biz de ihtiyaçlarını dinledik elimizden geldiği kadar destek olacağız” dedi.
Powered by Froala Editor