Öncelikle 24 Haziran seçimleri ülkemiz, İslam alemi ve tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını dilerim.
Şunu belirtmek gerekir ki partiler birbirlerinin düşmanı değil, sadece rakipleridir. Her parti Türkiyemize hizmet için kurulmuştur.
Mikrofonu eline alan siyasi, diğer rakibini karalamak, hakaret etmek ve hatta küfürlere varan kelimeler ile itham etmek yerine, kendi projelerini anlaşılır bir hitabet ile anlatarak taraftar ve oy toplamalıdır.
Özellikle bu seçimlerde ittifaklar söz konusu olduğu için, birkaç parti bir araya gelerek seçime girme imkanı buldular.
Bu ittifak kanununu başka birileri çıkartmadı, bizim meclisimizde, bizim milletvekillerimiz tarafından çıkarıldı. Bu ittifak yaparak seçime girmek kötü bir şeyse neden çıkarıldı? Bu kanun çıkarıldı ise, bir araya gelen partiler, eğer benim partimle bir araya gelmedi ise bu ittifak ŞER ittifakımı oluyor? İnanın dostlar anlaşılır gibi değil.
Bu ülkede kurulmuş her parti T.C. kanunlarına göre kurulmuş ve kendi fikrine göre ülkeye hizmet etme amacı güden partilerdir. Kurulduktan sonra, amacına değil de gayri yasal faaliyetler yapıyorsa tabiki hakkında işlem yapılıp kapatılmaya kadar gidilmeli. Nerde kaldı ki, bu şer ittifakıdır denilen beraberlikte, geçmişte Türkiyemize akılalmaz hizmetler yapmış, fabrikalar kurmuş, denk bütçe çıkartmış, v.s. Saadet Partisi bile var. Ama benimle ittifak yapmadı ve şer ittifakı oldu. Pes doğrusu ya, bu ittifak kanununu sen çıkardın.
Bırakın, her parti nasıl davranacağına, hangi parti ile ittifak, ve ya işbirliği yapacağına kendisi karar versin, vaatlerini açıklasın, insanlar dinlesin ve kararını versin. Sen nasıl ki ittifak yasalarına göre diğer partiler ile bir araya geldiysen, diğer partilerde aynı yasalara göre bir araya geldiler.
En çok itham edilen ve dinsizlerle biraraya geldi v.s. diye karalanan iftiralar atılan Saadet partisi olduğu için birkaç kelime yazmak gerektiğine inanıyorum.
Aslında toplumda tamda böyle bir işbirliğine ihtiyaç vardı. Kamplaşma, ötekileştirme almış başını giderken, bir görüş, diğer bir görüşte olan insan ile el sıkıştı, birbirine tebessüm etti, barış ve birlik ortamı oldu. Tabiki ne Saadetçiler solcu oldu, nede solcular Saadetçi oldu. Ama şu olduğu kesin, ülkemizin en çok ihtiyacı olan karşıt fikirlerin el sıkışması birbirine güler yüzle bakışması sohbet etmesi, ülkenin geleceği konusunda görüşmesi oldu ve buna çok ihtiyacımız vardı.
Böylesi bir beraberlikten, seçimi kazansın ve ya kaybetsin ülkemizin nasıl bir zararı olur Allah aşkına söylermisiniz?
Efendim Saadet Partisi Erbakan’a ihanet etti kemiklerini sızım sızım sızlattı. Yok, böyle bir şey dostlar, zira Erbakan hoca da zamanında sol görüşlü partiler ile işbirliği yapıp ülkemize inanılmaz hizmetler etmiştir. Esas kemik sızlatan bence onun sağlığında onu terkedip onun partisinden ayrılıp başka mecralara giren ve şimdi ise Saadet partisine Erbakan’ın kemiklerini sızlatıyorsunuz diyen sizlersiniz.
Herneyse artık olan oldu siz ayrı partisiniz ve Saadet partisi ayrı bir parti ve bir genel başkanı, yöneticileri var, ne yapacağını ne yapmayacağını biliyorlar. Siz vaatlerinizi başkalarına saldırmaksızın açıklayın, her parti açıklasın ve seçmenin özgür iradesi ne derse o olsun ve hayırlısı olsun. Vesselam