Beykoz ’da şiire ve şaire olan sevginin ispatı olma özelliğini taşıyan “Şiir Akşamları”nın dördüncüsü gerçekleştirildi.
Beykoz Belediyesi ve Doğuş Haber Gazetesi işbirliği ile düzenlenen “Şiir Akşamları” isimli dinleti programı, Beykozlular’ın şiire olan sevgisinin ispatı niteliğindeydi!
Orhan Veli Kanık gibi değerli bir şairle ismi anılan Beykoz’da şiire ve şaire olan sevginin ispatı olma özelliğini taşıyan “Şiir Akşamları” isimli programın dördüncüsü, Beykoz Belediyesi ve Doğuş Haber Gazetesi işbirliği ile düzenlendi.
Şiire ilgi duyan Beykozlular’ın gerek kendi şiirlerini, gerekse usta kalemlerden çıkmış olan şiirleri okumaya davet edildikleri akşamda, kısa sohbetler edildi; canlı şekilde icra edilen gitar ve kanunun eşliğinde şiirlerin derin dünyasında yolculuğa çıkıldı.
Dizelerde yolculuk
Necmettin Erbakan Kültür Merkezi’nde Beykoz Belediyesi kurs hocaları Sinan Kaya’nın gitarı ve Sencan Kuday’ın da kanunu eşliğinde gerçekleşen gecenin sunumu ise Doğuş Haber Gazetesi imtiyaz sahibi Ozan Derviş tarafından yapıldı.
Kimler katıldı?
“Şiir Akşamları” isimli dinleti programına, Beykoz Belediye Başkanı Yücel Çelikbilek ve Başkan Yardımcısı Nevin Çalışkan, Beykoz İlçe Emniyet Müdür Yardımcısı Tülay Çik, Beykoz Muhtarlar Derneği Başkanı Cavit Gül ve muhtarlar, ünlü sinema yönetmeni Ülkü Erakalın, BİSK Başkanı Asım Özdemir, Beykoz Vakfı Başkanı Şaban Tören, İlçe Milli Eğitim Şube Müdürü Necla Çağlayan, AK Partili ve CHP’li bazı Meclis üyeleri, İl Dernekler Birliği Dönem Başkanı ve Batumlular Dernek Başkanı Ali Kemal Kılıç, İl Dernekler Birliği Dönem Başkan Yardımcısı ve Giresunlular Dernek Başkanı Hasan Karakaya, İl Dernekler Birliği Genel Sekreteri ve Samsunlular Dernek Başkanı Fatih Yılmaz, Sinoplular Dernek Başkanı Adnan Çeliker, Kars-Ardahan-Iğdır Dernek Başkanı Zeki Avşar, Ordu Mesudiyeliler Dernek Başkanı Özkan Ayduğan, Erzurumlular Dernek Başkanı Ziya İnik, BEDES Başkanı Gülay Demirel, CHP İlçe Başkanı Hızır Yılmaz, Saadet Partisi Yönetim Kurulu üyesi Muhammet Kalaycı,Trakyalılar Derneği Başkanı Sacit Kaya, İl Genel Meclisi üyesi Hüseyin Yüksek, Beykoz Vakfı Başkanı Şaban Tören, Beykoz Belediyesi Gençlik ve Spor Kulübü Başkanı Lale Enç, BEYMEZ Başkanı Adem Öztürk, Anadolu Hisarı Turizm ve Kalkındırma Derneği Başkanı Mustafa Babuz, CHP İl Genel Meclisi üyesi İlyas Yılmaz, ADD Başkanı Ekrem Başlantı, CHP İlçe örgütü temsilcileri, Çubuklu Derneği Başkanı Erdem Çelik, Halk Eğitim Merkezi Müdürü Beycan Kal, OFD Başkanı Saniye Efe ve Yönetim kurulu üyeleri Serap Beşer ve Ayfer Ak, CHP İstanbul eski Kadın Kolları Başkanı Füsun Sökmez, Beykoz Belediyesi eski Başkan Yardımcısı Ali Bilir ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Şiirlerden kısa parçaları haberimize kattık
Beykoz Güncel Haber olarak istedik ki, bu geceden mahrum olan şiir dostları hangi şiirlerin seslendirildiğine dair bir fikir sahibi olsunlar! O nedenle haberimizde bu şiirlerden alıntılara da yer vermeyi ihmal etmedik…
İlk şiir Ahmet Batu’dan
Gecenin ilk şiirini seslendiren, AK Parti Beykoz kurucu ilçe Başkanı ve Beykoz Güncel Haber köşe yazarı Dr. Ahmet Hulusi Batu oldu. Batu, “Sanatı olmayan toplumlar, yok olup tarihin derinliklerinde kaybolmuş olan toplumlardır” sözlerinin ardından Yahya Kemal’in Bebek sırtlarından Beykoz’u seyrederek yazmış olduğu “Ses” isimli şiirini seslendirdi:
Günlerce ne gördüm ne de kimseye sordum,
‘Yârab! Hele kalp ağrılarım durdu!’ diyordum.
His var mı bu âlemde nekahat gibi tatlı?
Gönlüm bu sevincin helecâniyle kanatlı
Bir tâze bahâr âlemi seyretti felekte,
Mevsim mütehayyil, vakit akşamdı Bebek’te;
Akşam!.. Lekesiz, sâf, iyi bir yüz gibi akşam!..
Tâ karşı bayırlarda tutuşmuş iki üç cam;
Sâkin koyu, şen cepheli kasriyle Küçüksu,
Ardında vatan semtinin ormanları kuytu;
Bir neş’eli hengâmede çepçevre yamaçlar
Hep aynı tehassüsle meyillenmiş ağaçlar;
Dalgın duyuyor rüzgârın âhengini dal dal,
Baktım süzülüp geçti açıktan iki sandal;
Bir lâhzada bir pancur açılmış gibi yazdan
Bir bestenin engin sesi yükseldi Boğaz’dan…
Dr. Ahmet Hulusi Batu, şiir dinletisinde ayrıca Necip Fazıl’ın “Bekleyen” isimli şiirini de okudu.
İkinci şiir Mustafa Sezgün’den
Dr. Ahmet Hulusi Batu’dan sonra kürsüye çıkan köşe yazarı Mustafa Sezgün ise, şiire ilişkin düşüncelerini “şiir duygularımızı, düşüncelerimizi anlatır elçimiz olur. Şiir bizi bize yaklaştırıp kendimizi, evreni ve insanı sevmemizi sağlar. Sanatçılar toplumsal zenginliğimizin kaynağıdırlar” sözleriyle ifade ettikten sonra Ataol Behramoğlu’nun ‘Yaşadıklarımdan Öğrendiğim Bir Şey Var” isimli şirini seslendirdi.
Yaşadıklarımdan öğrendiğim bir şey var:
Yaşadın mı, yoğunluğuna yaşayacaksın bir şeyi
Sevgilin bitkin kalmalı öpülmekten
Sen bitkin düşmelisin koklamaktan bir çiçeği…
Yaşadıklarımdan öğrendiğim bir şey var:
Yaşadın mı büyük yaşayacaksın, ırmaklara, göğe,bütün evrene karışırcasına
Çünkü ömür dediğimiz şey, hayata sunulmuş bir armağandır
Ve hayat, sunulmuş bir armağandır insana.
Ve üçüncü şiir Yücel Çelikbilek’ten
Mustafa Sezgün’ün ardından ise, Beykoz Belediye Başkanı Yücel Çelikbilek, program organizatörü ve sunucusu Ozan Derviş’in isteğini kırmayarak sahneye çıktı. Çelikbilek’in, hazırlıksız olmasına rağmen, Derviş’in masasında duran şiir kitaplarından birini rastgele seçmesi üzerine söz alan Ozan Derviş, bu kitabın CHP’li Meclis üyesi Erdal Öztürk’ün yayınlanmış bir şiir kitabı olduğunu açıkladı.
Kitabın sayfalarını karıştıran Yücel Çelikbilek’in, Öztürk’ün “Hani” isimli şiirini herhangi bir ön hazırlık yapmadan başarılı bir şekilde seslendirmesi ise dikkat çekti!
Hani,
Bile bile çekilmez ya
Gün gelir ben de giderim…
Kaldım yaya
Hani benim kardeşlerim
Onlar benim, bana ait.
Ben duyarım, ben yaşarım
Aldılar beni, ben şahit
Hani benim umutlarım?
En güzel çiçekler açar
Öpüp koklamak isterim
Can gibiydim, kaldım nâçar
Hani benim umutlarım veya sevgilerim?
İlçe Emniyet’in personeli Hasan Karaoğlan’ın kendi dizelerinden “kadın”
Beykoz İlçe Emniyet Müdürü personeli Hasan Karaoğlan ise kendi yazdığı “Sakın Vurma” isimli şiirini şiir severler ile paylaştı.
Kadın kalbi kristaldir, çabuk kırılır,
Bir tatlı söz ile fırtınalar durulur.
Zulmetme sakın, bir gün hesabı sorulur,
Emanettir o sana verilen, sakın vurma!
Çiçektir kadın, koklanmak ister
Güvenip kollarına yaslanmak ister
Sen de gerçekten insansan eğer
Emanettir o sana verilen, sakın vurma…
Ülkü Erakalın sahneye çıktı
Hasan Karaoğlan’ın seslendirdiği şiirin ardından Ozan Derviş, sahneye ünlü sinema yönetmeni Ülkü Erakalın’ı davet etti. Son günlerde sağlığı ile ilgili problemler yaşayan Erakalın, gerek sahneye takdimi gerekse gazeteci Ozan Derviş ve Sedat Dalar’ın kendisine verdikleri desteğin yoğun hissiyatı içerisinde duygularını şu kısa cümleler ile ifade ederek, sahneden ayrıldı: “Bu gece benim doğum günüm, yeniden doğdum.”
Sahnede bir lise talebesi
Şiir Akşamı’na yazdığı bir şiir ile destek veren bir isim de, yoğun ders programı arasında şiir severler ile kendi yazdığı bir şiiri paylaşan Simay Yılmaz oldu. CHP İl Genel Meclis üyesi İlyas Yılmaz’ın büyük kızı olan Simay, insanın en güzel duygusu olan sevginin tarifini yaparak, bu duygunun asla ertelememesi gerektiği vurgusunu yaptığı “Vakit geç olmadan” isimli şiirinde diyordu ki; .
Ah sevgi… Duyguların en güzelidir sevgi
Göze en güzel ışığı,
Yüze en güzel tebessümü veren.
Bazen kendisini sevmektir
Bazen bir başkasını,
Bazen yağmurun sesini,
Bazen çiçeğin rengini…
Hızır Yılmaz sahneye çıktı
Simay Yılmaz’ın ardından kürsüye çıkan CHP İlçe Başkanı Hızır Yılmaz ise, kısa bir konuşma yaparak, şunları söyledi: “Sanatın ve sanatçının tartışıldığı bu günlerde şiir akşamına destek veren Belediye Başkanımız’a ve bu geceyi düzenleyen Ozan kardeşimize teşekkür ediyorum. Şiir yazmak önemli değil, şiir ruhlu olmak önemli. Acımasız bu dünyada şiir duygusunu yaşamak, onun duygusu içine sığınmak işte o zaman insan olmak.” Yılmaz, askerlik döneminde çavuşlarının talebiyle onlar için duygulu mektuplar kaleme almak durumunda kaldığı şeklindeki bir anısını da salonda bulunanlar ile paylaştı.
Geceye damgasını vuran an
Şiir dolu bu geceye damgasını vuran ise AK Partili Meclis üyesi Muharrem Kaşıtoğlu’nun Nazım Hikmet’in “ Bu Memleket Bizim” ve Can Yücel’in “Deniz Gezmiş” isimli şiirlerini seslendirmesinin ardından, CHP İlçe Başkanı Hızır Yılmaz tarafından bizzat tebrik edilmesi oldu.
Dört nala gelip uzak Asya’dan
Akdeniz’e bir kısrak başı gibi uzanan
Bu memleket bizim
Bilekler kan içinde
Dişler kenetli
Ayaklar çıplak
Ve ipek bir halıya benzeyen toprak
Bu cehennem, bu cennet bizim
Kapansın el kapıları
Bir daha açılmasın
Yok edin insanın insana kulluğunu
Bu davet bizim
Yasamak bir ağaç gibi tek ve hür
Ve bir orman gibi kardeşçesine
Bu hasret bizim.
CHP’li Meclis üyesi Öztürk, kendi şiirini okudu
Geceye okuduğu şiiriyle destek veren diğer bir isim, CHP’li Meclis üyesi Erdal Öztürk oldu. Öztürk, salonda bulunan şiir dostları için 24 yaşında yazmış olduğu bir şiirini seslendirdi.
Sokaklar bomboş, durmak niye ki
Yürümek bir hoş
Düşe kala giden bu hayatlar bizimdir.
Bağırmak olmaz, haykırış gerek
Susmak yakışmaz, ağır ağır yükselen bu sesler bizimdir.
Güneşe bakmak, ışığı görmek, hür olmak demek
Özlemle dolu özgürlük yolu bizimdir…
Ve Beykoz Güncel’i temsilen Arzu Başlantı yorumuyla “Sivas’ta Yoksul Çocuklar”
Gecenin bir diğer şiiri ise, Beykoz Güncel Gazetesi muhabiri Arzu Başlantı’dan geldi. Başlantı, Yavuz Bülent Bakiler’in “ Sivas’ta Yoksul Çocuklar” isimli şiirini seslendirdi.
Sivas’ta Ulu Camii avlusunda çocuklar
Yalvaran gözlerle etrafa baka baka
Açıyorlar küçük esmer avuçlarını:
Emmilerim sadaka! Emmilerim sadaka!
Hükümet konağının yanında biri
Bir kemik kalmış bir deri…
‘Boya cila yimbeş, boya cila yimbeş’ diye ağlıyor
Ve daha fırça bile tutamıyor elleri.
…
Gökteki yıldızlar kadar sayısız
Ah yurdumun kimsesiz ve yoksul çocukları
Anladım farkınız yok koparılmış başaktan!
Alın bu gözleri benden, alın bu yüreği artık
Utanıyorum yaşamaktan.
Başlantı ayrıca, kendi kaleme aldığı “Bir Kağıt Olsam” isimli şiirini de salonda bulunan misafirler ile paylaştı.
Beykoz’un nostaljik ismi’nden nostaljik bir şiir anısı
Beykoz’un tanınmış isimlerinden Rafet Şişmanoğlu, Beykoz’da henüz bir lisenin bulunmadığı 1958’li yıllarda Kabataş Lisesi’nde okuduğu sıralarda hocası olan ünlü şair Behçet Necatigil ile ilgili bir anısını anlattıktan sonra, ünlü şairin “ Gizli Sevda “ isimli şiirini nemli gözler ile yorumladı.
Hani bir sevgilin vardı
Yedi-sekiz sene önce
Dün yolda rastladım
Sevindi beni görünce
Sokakta ayaküstü
Konuştuk ordan- burdan
Evlenmiş, çocukları olmuş
Bir kız, bir oğlan
Seni sordu
Hiç değişmedi dedim
Bildiğin gibi
Anlıyordu
Mesutmuş, kocasını seviyormuş
Kendilerininmiş evleri
Bir suçlu gibi ezik
Sana selam söyledi.
Belediye çalışanı Kenan Aslan’ın yorumundan “Memleket İsterim”
Beykoz Belediyesi çalışanlarından Kenan Aslan ise Nazım Hikmet’in “ Bulutlar Adam Öldürmesin” ve Cahit Sıtkı Tarancı’nın “Memleket İsterim” isimli şiirlerini okudu.
Memleket isterim
Gök mavi, dal yeşil, tarla sarı olsun;
Kuşların çiçeklerin diyarı olsun.
Memleket isterim
Ne başta dert, ne gönülde hasret olsun;
Kardeş kavgasına bir nihayet olsun.
Memleket isterim
Ne zengin fakir, ne sen ben farkı olsun;
Kış günü herkesin evi barkı olsun.
Memleket isterim
Yaşamak, sevmek gibi gönülden olsun;
Olursa bir şikâyet ölümden olsun.
Metin Aydın’dan annelere
Metin Aydın ise, Beykoz’a ve anneler gününe atfen iki şiirini seslendirdi.
İşte, şair Metin Aydın’ın, annelere atfettiği şiiri:
Düşündünüz mü hiç,
Gül kokusu evleri, yataklar misler gibi
Çocuklar güler yüzlü, evini sever vatan gibi
Korur çocuklarını, ocağından güller açar
Bahçesinde laleler.
Muhtarlar türkü söyledi!
Şiir dinletisinde türkü de vardı; üstelik Beykozlu iki muhtarın sesinden: Çavuşbaşı Çiftlik Mahalle Muhtarı Yüksel Türkyılmaz ve Çengeldere eski muhtarı Hüseyin Öztürk bir düet yaparak, Türkyılmaz’ın kemençesi eşliğinde ‘Cerrahpaşa’ isimli türküyü seslendirdiler.
Erdal Dalcı’dan
BBP Yönetim Kurulu eski üyesi Erdal Dalcı ise davudî ses tonu ile Yavuz Bülent Bakiler’in “Ben Anadolu’yum” isimli şiirini seslendirdi.
Ben Anadolu’yum…
Yıllar yılı susuz kaldım, yıllar yılı aç…
Şükrederek, kalktığım sofralarımda
Ya soğan ekmek olur, yahut bulamaç.
Hastalarım ölüm yataklarında
Ne doktor yüzü gördüm, ne ilaç.
Zaman zaman nankör çıktı büyütüp okuttuğum,
Gölge vermedi çok kere diktiğim ağaç…
Devlet denince hep vergi geldi aklıma
Jandarma deyince kırbaç…
En gümrah ırmaklarım boşuna akıp gitti
Üç beş adım ötesinde toprağım vardı kıraç.
Gittim, yiğitçe döğüştüm gazâ meydanlarında
Ne tak-ı zaferler istedim, ne taç…
Savaşta çiğnetmedim hilâli düşmanlara
Barışta düştü üstüme gölge gölge haç…
Yolsuz, okulsuz köylerim, kasabalarım hâlâ
Alın terine muhtaç…
Ben Anadolu’yum, acılı, mahzun;
Bende bitmez tükenmez dert kulaç kulaç…
Neyir Erkan
Daha sonra Neyir Erkan kürsüye çıktı ve babası Ozan Derviş’e bir doğum günü armağanı olarak, “ Benim Kadar Sevemezsin” isimli şiiri onun ile birlikte düet şeklinde seslendirdi.
Anla sevdam, dinle benim sözümü
Sen bile kendini benim kadar sevemezsin
İtiraf et, söyle, var mı bunun başka çözümü
Sen bile kendini benim kadar sevemezsin…
Ayşe Çalık, “Ben anayım, bütün anneler benim” dedi
CHP Beykoz Yönetim Kurulu üyesi Ayşe Çalık ise, anneler günü vesilesiyle tüm anneler için “Ben anayım, bütün anneler benim” isimli şiirini seslendirdi.
Can verdin bir hücreye canından can koparıp
Bütün insanlar benim, Tanrı’dan sonra ben gelirim
Ben anayım, ben kadınım
Bütün insanlar benim…
Şair Özer Dudu
Ayşe Çalık’ın ardından sahneye davet edilen şair Özer Dudu ise, dinleyenlerle “Sıyrıldım” isimli şiirini paylaştı.
Benim bir planım var; intihar
Uzanıp bıçak sırtı bir midyeye
Enel hak etmişimdir soymayı dünyayı sıyırıp derinden
Gözlerimde millerle uzaklığı var çekilmiş bir çizginin eşitliğe
Üstünkörü sesinle sen bile ellerimi yurdumu tutmuyor
Bölücü kuşların sessizliğinde yabancı bir adam duruyor
Ben miyim diye bakıyorum, karşıma bir şiir çıkıyor…
Türk Sanat Müziği’nden nağmeler de vardı
Beykoz Belediyesi Türk Sanat Musikisi Korosu koristlerinden Dürdane Fırat ise, geceye renk katan bir Türk Sanat Musikisi eserini seslendirerek, “ Sorma Ne Haldeyim” dedi.
Muhabir Recep Urel’in aşk ve sigara üzerine dizeleri…
Gazete muhabiri Recep Urel’in kendi yazdığı ve dinleyicilerden bol alkış alan şiiri ise şöyleydi:
Sigaram da sana benziyor sevgilim
Onun da gözümü yaşattığı oluyor dumanıyla
İçerken içtiğimi, atarken bittiğimi hatırlatıyor bana.
Şu 110 kuruşluk sigara
Ne kadar da benziyor sana;
Zehirliyor, hem de zevk veriyor insana.
Haber: Arzu Başlantı