Beykoz da yaklaşık 10 bin ev yıkılacak.
Yıkılan evlerin arsaları zengin iş adamlarına peşkeş çekilecek.
250 bin olan nüfus 100 bine indirilecek.
Zorla, cebren insanlar ,Beykoz dan uzaklaştırılacak.
Siz, Beykozlular toplumun nazarında birer işgalcisiniz.
Sizler buradan gidince, Beykoz işgalcilerden kurtulacak.
Hiç kimseye tapu verilmeyecek, Planların düzenlenmesi
garibanlar değil, Zenginlerin için yapılmaktadır.
Bütün bu sözler ne kadar tanıdık değil mi? dostlar
yıllardır yerel seçimler arifesinden söylenip durur.
Bu neyi gösteriyor biliyor musunuz? Tıpkı boks
maçında kaşı açılan boksöre, rakibin sürekli zayıf olan
noktasından, vurması gibi.
Beykoz halkı en zayıf halkasından vurulmaya çalışılıyor.
Toplum tehditle terbiye ediliyor. Siyasi tercihini bu tehdit
algılaması üzerinden şekillendirmeye çalışıyor.
Bir kısır döngü içinde dönüp duruyoruz, onlarca yıldır.
Belediye kimsenin evini yıkmıyor, imkânlar çerçevesinde
yardımcı olmaya çalışıyor. Fakat bir korku tünelinin içinde hayat
devam ediyor.
Her seçim öncesi ortada dolaşan plan ve haritalar, seçim sonrası ortadan kaybol u veriyor.
Bu nasıl bir senaryodur, hiç vizyondan düşmüyor anlattığı
Hikâye yalan olduğu ortaya çıkmasına rağmen.
Uzun zamandır Ülkenin gündemini meşgul eden 2-B arazilerinin çözümünde sona yaklaşıldı, bütün engelleme rağmen AYM ye yapılan itirazlar neticesiz kalmış oldu.
Vakıf medeniyetine mensup bireyler olarak, ikamet ettiğimiz mekânın, arazinin vakıf malı olması, bizleri hep endişelendirmiştir.
Beykoz da takaslar gerçekleştirilmiş, birkaç parselin haricinde vatandaşa tapusu verilmiştir.
Büyükşehir belediyesinin ,Beykoz da önemli ölçekte mülkiyeti bulunmaktadır. Umut ediyorum en kısa sürede Beykoz belediyesine devir işlemleri gerçekleşir, insanlarımız tapusuna kavuşur.
Bütün bu gelişmelere rağmen unutmayalım ki korku psikolojisinden beslenenler, toplumu hassas noktasından vurmaya devam edeceklerdir.
Yani BEYKOZ’U YIKACAKLAR
Burada kişileri sorgulamıyor, sistemi sorgulamaya çalışıyorum.
Mevcut yerel yönetimler yasası sorunları çözmeye, toplumu ve
beldeyi, sosyal, kültürel, ekonomik olarak dönüştürmeye kifayetsiz kalmaktadır.
Hükümet yerel yönetimler yasasını hazırlamasına rağmen, önemli maddesi ve maddeleri AYM tarafından iptal edildi.
21. yüzyıl şartlarına uygun yerel yönetimler, yasası hazırlanıp yürürlüğe konması önemlidir.
Şayet arzu edilen yasa gecikir veya çıkartılamazsa, değiştirilecek bir şeyler yok mudur? Kanun koyucunun belirlediği çerçevede yerel dinamikler harekete geçerse
Olmazlar olur.
Sayın belediye başkanına önemli görevler düşmektedir.
Sivil toplum kuruluşları, Üniversiteler, Kent konseyi ortak zeminlerde buluşturmalıdır.
Çalışmalardan sonuç alabilmenin en önemli unsuru Beykoz da
hizmet istikrarını oluşturmaktır. İstikrar sağlanırsa sorunların %80?lik bölümü çözüme kavuşmuş veya kavuşmak üzere olur.
Hizmet istikrarı ortak akılla olur.
Kalın sağlıcakla