2020 ve 2021 yıllarını küresel ölçekte yaşanan salgın ve tedarik sıkıntılarının eşliğinde ekonomik çalkantılar ile geçirdik. Salgının tesirinin tıbben azalması bir yana fikren alışmamız gündelik hayatların normale dönmesine yardımcı olmaktadır. Ancak badirenin birini bitirmeden hemen diğeri önümüzde hem de en yakınımızda beliriyor; Rusya-Ukrayna sorunu…
Rusya ile Ukrayna arasındaki sorunlar her ne kadar evvelinden başlamışsa da, Rusya’nın Kırımı işgali ile zirve yaptıktan sonra kısmen durulmuş ancak bir dönemdir Ukrayna sınırına olağanüstü yığınak yaptığı söylenen Rusya’nın bu hareketinin yeni işgallere hazırlanması şeklinde yorumlanması ile tekrar hararetlenmiştir.
Coğrafya kaderdir sözünün Türkiye’de yaşayan aklı selimler için çok şey ifade ettiği bir anı yine yaşamaktayız. Zira güneyimiz, doğumuz, batımız derken artık kuzeyimiz de sıkıntılara gebedir.
Enerji Fiyatları Yükselecek mi?
Rusya-Ukrayna arasında yaşanan veya Rusya ile Batı Bloğu arasında yaşanan gerilimin neticesinde petrol fiyatları 2014 yılı zirvesi olan 90 USD’yi geçti. Enerji uzmanları tansiyonun yükselmesiyle beraber pek yakın zaman içerisinde üç haneli fiyatlara varmanın büyük olasılık olduğunu ifade etmekteler.
Avrupa Merkez Bankası ne yaptı? Ambargo hazırlığı…
AB/Michel’in “Ukrayna’ya karşı bir tehdit Avrupa’ya tehdittir. Ukrayna’ya karşı bir saldırı olursa sonucu ağır olur” açıklamasının hemen akabinde AMB, Rusya ile çalışan borç verenleri Rusya’nın Ukrayna’yı olası bir işgali halinde Rusya’ya karşı uygulanacak yaptırımlara göre pozisyon almaları yönünde uyardı.
Arka kapılar ardında konuşulan en önemli yaptırımın Rusya bankacılık sisteminin SWIFT sisteminden çıkarılması şeklinde olduğu ifade edilmektedir. ECB'nin, Kıta Avrupası’nın en önemli bankalarının böylesi bir durumda karşılaşabilecekleri sorunları ve bulaşı etkisini yani oluşturabileceği sistemik etkiyi analiz edebilmek adına bir dizi toplantı yaptığını muhtelif çevrelerden duymaktayız.
Ancak bu söylentilere Rusya’nın cevabı gecikmeden ve net oldu.
Rusya Federasyon Konseyi (TACC): “Eğer Rusya uluslararası ödeme sistemi olan SWIFT’den men edilirse, Rusya da Avrupa’yı Rus doğal gazından ve petrolünden men eder” şeklinde açıklama yaptı. Buna ek olarak uluslararası basına yansıyan haliyle; Rusya merkez Bankası'nın SWIFT sistemine alternatif bir yapıyı kendi bankaları için kurmakta olduğunu belirtmekteler.
Cari açığı azaltma ve artıya çevirmek için oldukça fazla bedel ödeyen Türkiye için enerji fiyatlarının bu tarz bir sıcak savaş ve ambargolar ile faturası kabaracaktır. Bunun yanısıra hem muhtelif mal ticareti hem de turizm açısından önem arz eden yapısıyla Rusya’nın zora düşmesinin Türkiye’ye de etkisi yüksek olacaktır. Rusya, savunma sanayii açısından da önemli bir komşumuzdur. Rusya’ya uygulanacak ambargoların neredeyse direk olarak Türkiye’yi vurabileceğini söylersek abartmış olmayız.
Diğer taraftan Ukrayna’nın hem ticaret hem de savunma sanayii iş birliklerimiz adına önemli sayılabilecek artan bir rolü olduğunu da not etmeliyiz. Rusya’ya göre daha az da olsa Ukrayna vazgeçilebilecek bir komşumuz değildir.
Madalyonun diğer yüzüne bakacak olursak; daha düne kadar kapının önüne koymaya hazırlandıkları veya çalıştıkları, güneyindeki teröristlere yardım yapmayı olağan bir iş sayan, F35 projesinde hukuksuzca dışladıkları Türkiye için ABD’nin Ankara Büyükelçisi Jeff Flake’nin açıklaması manidardır: “Türkiye NATO’ya sıkı sıkıya bağlı, vazgeçilmez bir müttefiktir ve sürekli değişimlerin yaşandığı bir bölgede önemli bir ortaktır.”
Salgın dönemini hizmet noktasında başarı ile geçiren Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 2022 yılı da mücadele ile geçecektir. Yukarıdaki manzaranın olası etkileri ile baş etmek Türkiye için yeni bir cephede savaş verilmesini gerektirecektir. İlişkiyönetimindeki yetenekleri ve kıvrak zekasıyla dış ilişkilerde bunca soruna rağmen çok iyi manevralar yapan Erdoğan bu denli zor bir durumu da avantaja dönüştürebilir…
Türkiye’nin dolayısıyla Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın omzunda dünyanın yükü var. Dört tarafı sorunlar ile çevrili Türkiye, coğrafyasının kaderini değiştirmek için dört nala koşmaya devam etmelidir, edecektir…